YAŞLILIK OLGUNLUKTURŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Yaş atmışı devirince, geri kalan saniyelerin değerini daha iyi kavrıyor insan. Birlikte daha pek çok soluk alıp verebilmemiz dileklerimle! YAŞLILIK OLGUNLUKTUR İnsan, Dünyayla kucaklaştığı an, Başlar bir yolculuğa nedenini sormadan. Kanat çırpar bir bilinmeze doğru, Alçalır, yükselir, Süzülür bulutlar arasından. Kim bilir kaç bahar görür, Kaç tipiye yakalanır Son limanda demir atmadan can. İnsan, Alıp verdiği her soluğun ardından Değişir doğanın gizemli ellerinde Ayırdına varmadan. Şaşırıp sorar ah ederek, “ Ne zaman, Nasıl döküldü dişlerim, Saçlarım nasıl ağardı Ufukta güneş doğmadan?” İnsan, Gözlerini açtığı ilk an, Bilse ki pamuk ipliğiyle bağlı bedene can, Olur mu hiç kavga, kin, yalan, dolan? Dert değil bükülmesi bellerin, Dizlerin titremesi doğal. Yeter ki düşülmesin toprağa olgunlaşmadan. Yoksa, olgunlaşan elbette bir gün kopacak daldan. İnsan, Asla korkmamalı yaşlanmaktan İnsanca yararlanıyorsa akıp giden yıllardan. Gelindi, gidilecek. Başka yolu yok. Ancak son gonk vurmadan yapılacak şey çok: Diyorsak ki güzel şeyler söylensin arkamızdan Başımızdaki taşın gölgesine sığınmadan, Korkmalıyız o zaman sevgiyi unutmaktan, Ya da iyiyi, doğruyu, güzeli görmekte geç kalmaktan. 20 MART 2003 GÜNAY SARAÇ |
Gözlerini açtığı ilk an,
Bilse ki pamuk ipliğiyle bağlı bedene can,
Olur mu hiç kavga, kin, yalan, dolan?
Dert değil bükülmesi bellerin,
Dizlerin titremesi doğal.
Yeter ki düşülmesin toprağa olgunlaşmadan.
Yoksa, olgunlaşan elbette bir gün kopacak daldan.
***Şiirse şiir, nasihatse en güzeli kutlarım sevgili Günay bu güzelim dizelerini.