SIZI
Anlat içindeki rahatlığı vur yüzüme
Sızlat şu bedeni iğneli sözlerinle Karartılardan yükselen neşeni Anlat, anlat da vur yüzüme Sabahlar bomboş sabahlar bulutlu Sabahlar derbeder sabahların gözü sulu Sen olmayınca yanımda bedenimin sol kolu Sefil dayanılmaz anlatılmaz sızılarla dolu Ne bu sende ki bol neşe Ardında durup baktığım son gidişe Zehirli ağaçmış o kızıl meşe Her dokunuş da bir hüzünle bin endişe Baharda bıraktığım, sevdanın son damlaları Kurumaz yanaklarımdan süzülür her Salı Kimsede sormaz nedir bunun halı Bilmezler gönlümün tahtında oturanı Kaldım efkarın son demine Bulaşmasınlar derdin böylesine Ne oldu diye merak edenlere Sakladım ben onu sırların en derinine |