ANA İLE DERTLEŞME
sert,acımasız duruşunla,
tam bir osmanlı kadınıydın. vurduğun zaman mutlaka, morarırdı bir yerlerimiz. aliye rona derdik, kardeşler kendi aramızda sana, hani bazen babamızın arkasına saklanırdık, bizi fazla dövmeyesin diye. o ufak şirin anadolu adamı, kol kanat gererdi önümüze, girme derdin çocuklarımla arama, zaman olur babamızda, alırdı nasibini senden. hani yedi yaşındayken birgün, komşu çocukları da çalıyor diye, seyyar satıcı amcadan, iki kilo kadar domates çalmıştım. iki kulaklarımdan tutup beni adeta, odanın tavanına kaldırmıştın, kulaklarım iltihaplanmıştı. herşey kusursuz olsun isterdin, ve yalnızca hakkımızla yetinmemizi, yok be anacığım, hayatımız boyunca başkasının malına el uzatmadık öğüdün üzerine. ama nedendir bilinmez, karnımızda doymadı bir türlü, rahat yüzü görmedik bir türlü, yok anacığım be, şimdilerde en büyük sermaye dürüstlük değil, geçen yıl son işimden de kovuldum biliyor musun? bu iş için ben çok dürüstmüşüm, ah anacığım, seni ve öğütlerini, o vakur duruşunu ne çok özlüyorum, hele birgün polisin kovaladığı bir suçlu bahçemize girince, adamı arka belinden kavrayıp, polise teslim etmeni hatırlıyorum, yok be anacığım, senin ayarında kadın kalmadı, erkeklerde genelde kıvırır oldu. ah anacığım, sen ne yaman kadındın öyle... ne çok özlüyorum seni bilsen... |
hayıflanırdım,
Ama dürüstlük herşeye rağmen insanı huzur ve mutluluk içinde tutuyor
nerede o kadınlar şimdi
Sevgilerimle
güzeldi şiirin