Eskitme Hayatlar
Yağmura; yağda temizlensin şu sokaklar dedim
Güneşe; doğ da aydınlansın hayatlar… Mevsimin en zemherisi tepemde seren cami okurken Tanrım dedim, bi ışık! Suya yazılmış tüm lüzumlu sözler Aynalar donuk Görüntüler mat fulü İçimde bir buğuz Serpildikçe serpilen Hani canım çekip gitse kapıyı vurmadan Ve çekilse içim Eciş bücüş olsam… Kılım kımıldamaz! Mumda söndü zaten Erimekten harap Kendi ışığında kendi kendine bitap Göğün rengini unuttum çoktandır Taze ekmek kokusunu unuttum Ekmek arası balık, rakı sofrasında peynir… Gezdim tozdum onca hayat Aşina birer eyvah dan ibaret Duvar çok sert! Duvar keskin bir soğuk Duvar… Adam boyu İnsan ezen cinsten Bu kaldırımların eskittiği kaçıncı hayat bu Kırış kırış edilmiş kaçıncı sayfa Kırıkları can susturan cinsten Kırıkları, yakan cinsten Her adımda tökezleten Her feveranda şiddeti artan cinsten! Bir paçavra gibi; yırtık pırtık Yama tutmaz cinsten! |