ALMİRAYüreğimi kanatan sınır tellerimdin Kanamalı ağlayışlarımda kustuğum kırmızılık… Namluda duran son mermi.. Son intiharımdın… Ama sen yine de bilme! Kaç kez ölmeyi denediğimi… Kaç kez sırattan geçtiğimi.. Ve aşkın dibine kaç kez düştüğümü … *** Lal isyanlarım da sağır gözü karalıklarımı.. Barbar duyumlarda kaç kez talan olduğumu… İki arada bir derede nehirlere yüzerken boğulduğumu… Sen yine de bilme! Ateşe dokunurken donduğumu, Buzda yürürken yandığımı... Kangrenleşen şizofren yalnızlığımı hiç bilme *** Dağ gibi duruşlarımdaki kumdan kayalarıma dokunma… Üfle “sur”una hayatımın, kıyametime şahit olma… Yeniden var olmak adına yanmak da neymiş… Sana her defasında yanmak için yeniden var olduğumu bilme… Topraklarıma dokunma, tozdan fırtınalarıma… Sen neye yandığımı, neye inandığımı bilme…. Sırrımdaki acıya, gizlediğim sendeliğime… Sendeki benim uçarı edepsizliğime dokunma.. İnandığın doğruların yalan olduğunu bilme…. *** Filozof deliliğimdeki şairi, gazeli hiç bilme… Ve en çok “Git” derken kalmanı istediğimi.. “Hoşça kal” derken “hoş”u içim acıyarak eklediğimi bilme Bilmediklerinin ipinde astığın beni sallandırırken darağacında Ben sana varmak için yol alıyor olacağım… “Hoş”ça… “KAL” Almira. M.Nehir ASLAN |