Hüzün Kaplar İçimi
Korkarak çok ağladım ben annemden doğunca
Huzur güven başladı o karnımı oğunca Yere bastı ayağım karanlığı boğunca Ömür nedir ki sence bir yudum süt içimi. Yeter ki biraz eğil vururlar sırta taşı Görenler ekmek sanır bunca yoğun telaşı Her öğünde yenenler bir lokma bulgur aşı Kurban edeyim derken mundar etti keçimi. Müddeti dolanları kara delik mi yutan? Sorar dururum kimdir boşlukta bunu tutan? Gece gündüz misali dünya çoban aldatan Güneş suyla esince olur kuşak biçimi. Ruh rüyaya dalınca nefis ile birleştik Saraylar inşa edip öyle güzel yerleştik Cahile ilim için ehil olup pirleştik Kulak kıtlık duyunca düşündürdü geçimi. Buruştu yüzüm gözüm çizgiler ömür baremi “boşa koydum dolmadı” tüketti hep çaremi Tahta taca gerek yok kat rüzgâra zerremi Derdi derman bilince biter hayat seçimi. Dünle yarın arası tek yön gidişli rota Harcama sermayesi nefesle belli kota Sevdiklerim sırayla binerler tahta bota Sonbahar gelince hüzün kaplar içimi. 11.09.2013 Ahmet Çelik Ceyhan |