ELBET SENİ BULURUMŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Sütçü İmam Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dekanı Sn.Prof.Ercan Efe Beyefendi’ye ithâfen yazılmıştır.
Vuslat uzak diyarlarda,hep adını andıkça,
Kanar gönlümdeki hicrân yarası,an be an! Kirpiklerim ıslak ıslak açılıp kapandıkça, Gözyaşlarım süzülür düşer mercan,mercan. Burkulurum, Derinleşir içimdeki sızın, Ümit,korkuyla yan yana bir güvercin yüreği gibi çarpar ansızın, Daha çok bağlanırım sana. Yanaklarım su arıkları misali,içimdeki melâl buharlaşırken kumsallar yeşerir. Buz dağları kütle kütle erir yangınımdan, Dev yürekli bir er yürür yanımdan, Görünce titrerim heyecanımdan, Can katar canıma can, Ne gam kalır,ne hicrân. Kokusu toprak,ümidi serpilir yaprak yaprak, Gönlünde Anodolu yatar,yüreği aşkla atar. Sevgi tomurcukları gül olur,gülistan olur rengarenk, Sevdası vardır dünyalara denk. Sabaha az kala ağarırken tan, Yemyeşil bir vadide peydâ olur koskoca bostan. Yeşil mi yeşil elbiseler içerisinde sıra dağlar, Sathı mâilinde kurulmuş bağlar, Mor salkımlı üzümlerle dolar kefeler, Vakur mu vakur meydanları doldurur efeler, Başları dik,alınları boncuk boncuk terler. Al yazmalım,yanakları güneş yanığı, Dudakları çatlak,elleri nasır,yatağı hasır, Bakışları düğüm düğüm sır, Alnındaki çizgilerde tükenir asır. Ah ah.. Ben beni bildiğim günden beri ararım, Mutlak bulacağım, kesindir kararım, Münbit topraklarında ürünler çeşit çeşit... Vay, anam vay! Tek başına Anodolu... Bütün dünyaya eşit. 15/11/2009 Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi |
elleri nasır,
bakışları sır,
gerisiden bana ne
tebrikler