0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1773
Okunma
VAHŞET VE DEHŞET
Dünkü eylül belli...
...Bugünün eylülünün dünden farkı var mı?
Eylül güllerine ithaf olunur...
Şafaklarda basıldık, gül olmadan derildik
Kolumuzdan asıldık, çarmıhlara gerildik
Hep dik durduk kasıldık, hücrelere serildik
Eylüllerdeki vahşet, dehşetle unutuldu...
Kırım kırım kırıldık, kefen gibi dürüldük
Kendimize darıldık; horlandık, hor görüldük
Ölümlere sarıldık, bu dünyadan sürüldük
Eylüllerdeki vahşet, dehşetle unutuldu...
Koğuşlar feryat doldu, figanlar duyulmadı
Bağrımızda köz soldu, ataşe doyulmadı
Zalimler bela oldu, sorular yuyulmadı
Eylüllerdeki vahşet, dehşetle unutuldu...
Gıybet yapan kitapsız; şeytanları güldürür
Mülke tapan şu çapsız, ilim, irfan böldürür
Hatip denen hitapsız, hitabeti öldürür
Eylüllerdeki vahşet, dehşetle unutuldu...
Benim kanım döküldü, al’ım yere atıldı
Ciğerlerim söküldü, suyuma tuz katıldı
Nüfuza diz çöküldü, hakkaniyet satıldı
Eylüllerdeki vahşet, dehşetle unutuldu...
Tenim işkence gördü, canım çile içmekte
Namert sefayı sürdü, yiğitliği biçmekte
Çakallar ün’ü dürdü, yılan, akrep seçmekte
Eylüllerdeki vahşet, dehşetle unutuldu...
Müfteriyi tutarak, kalbimizi yordular
Köşelere atarak, sinemizden vurdular
Bir nesli uyutarak, milli tuzak kurdular
Eylüllerdeki vahşet, dehşetle unutuldu...
Geçmişi sarıyoruz, dünden eser kalmamış
Şan, şeref arıyoruz; ünden eser kalmamış
Dört yanı tarıyoruz, yönden eser kalmamış
Eylüllerdeki vahşet, dehşetle unutuldu...
Kadir DURAK
(lebiderya)
.........ve ekliyorum...
.benden kimse helallik beklemesin.....
(kanımdan, şanımdan ünümden, unvanımdan, canımdan prim yaparak yukarılara çıkıp aşağıyı unutanlar bu sözüm sizedir size....)