GİTME KAL
Sabahın seher vaktinde
Parçalıyordu afakı tepeden doğan güneş Hüsrana dönerken hayaller Zaman yalnızlığa eş, vuslat ayrılığa gebe Kusuyordu yılan heceye zehrini Liman gelmeyen gemilere vurgun Sular acem diyarında durgun Paçavraya dönerken sevdalar Aşk aşığın elinde yamalı bohça Her bir deliği kapanmayan yara Merhem kar etmez, kana doymaz kara cehalet Aydınlanmazken gecede yüzler Kramp girer umutlara Kördüğüme döner yaşantının acı ilmeği. Aldırma kaşı karalım, varsın hiçimi delsin Kanlı meydanlarda Kör kütük dolaşan yağlı kurşun Sana kavuşmak mı? Sehpada son dileğim Sana yaklaşmak mı? Bir avuç selamını sayıklayıp Bir yürek kadar, sana yanmak mı ahu zar İki hece tarihe gömüldü Taş duvarlarda sevdamız Dondum kaldım, gecenin çıplak ayazında Ne ayağım bir adım atar bahtına doğru Nede sana dokunmak için Dilimden kayar özbe gururum. Ayrılığın donları çözülürken Tuzla buz olmuş kahrım Nasırlı ellerimde. İki kelime, diyemiyorum Gitme kal İhvanda titriyor bakışlarım Sözlerim dişlerim arasına sıkışmış Kelimelerim kifayetsiz şu an Yetmişinde baharı özleyen Kaf dağına dönmüş ömrüm Alaca karalıkta kırılıyor çehrelerim bir bir Mengenede hislerim ölesiye gümansız Ayrılığa yanar mihenk taşlarım Öztek karanlığa bahis oynama Sunakta yaralar seni Ağuyu doldururken sakiler Hicranın öfkeyle uyak Beklemez zalim yar Gecenin koyunda mundar ayrılık Yangınlara döner ılık nefesin Yazdan kalma bahar Erguvanın dalında Kör kütük beklediğin Dönmez artık, Boşa sevdayı yarı yolda bıraktık. Hayat canım Sinemizde bu yüzden alık. 06 Ocak 2013 Ahmet Öztek, Yırtık Duygular |