Viran Olan Efkârıma Gülüp, Geçin….Yar… Ne olur Hiç ses etmeyin Viran olan efkârıma gülün, geçin İster Divane, isterseniz Meczup niyetiyle alay edin Bir Lahza olsun Ah u zarımı merak etmeyin, Bir zavallıymış diye eseflenin İnsan, Kalbiyle Aklı ve bilgisiyle, Görgü ve edebiyle payedir Aklı Karartan Ne kadar sevda varsa, Vicdanı susturan zan olunca Heva Ve heves Onu esaretine alınca, Arzular nefsi kızartınca, Artık insanlıkta askıdadır Rab bil Âlemin olan hak Niçin kuluna gazap etsin Rahmet Ve mağfiretini kesip, Miskinliğin esaretine versin Şirk Koşmak, Şerik halinde bulunmak, Varlık adına Nefsi bulunmayı nasıl görmesin En Yakının ve hatta Feda olmayı göze aldığın İhanete Tutununca, arkandan Oyunlar kurunca ne yaparsın Senin yerine Otoriteyi eline geçirmeye Çalışanı adeta parçalarsın, Ve hatta hiç tanımayıp atarsın Refikan olsun Kan, can verdiğin, İstersen evladın bulunsun Hususen Gönül verdiğin canan, yoluna Baş koyduğun sevdan konuşsun Seni Hakir gören, Varlığını reddeden, İtibarını silip geçen, Sefil bir hayata Mahkûm edenin gözleri okunsun Aldatan, Avutan bin bir yalan içinde Sabır ve samimiyetini sınayan Her varlığını Başkaları için kullanan, Bizzat sana oyunlar yapan Sevgi Ve muhabbetini Nefsi için kullanan, keyfi için Her yolu mubah sayan olursa İnandım diye Her türlü takiyenin içinde, nefsi arzularına hemen yeniliyor El Âlem demiyor, Pişkinliği kimselere Vermiyor, utanmayı reddediyor Her fırsatta Nefsini önceliyor, Senin imkânlarınla Başkalarının hukukuna Saldırıyor, ne kadar sabredersin Mustafa Cilasun |