Kalk Attila İlhan’ım! gör ki ne halt yediler Süslü nesir yazdılar, şiir budur dediler Mart gelmeden sedası, it sesine karıştı Şair olmuş geziyor şom ağızlı kediler...
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
ŞOM AĞIZLI KEDİLER şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ŞOM AĞIZLI KEDİLER şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Bu dizesinde şairde bir büyüklenme gördüm...Sanırım Nesir yazanları sevmiyorsunuz, belki de nesir yazmayı bilmediğinizden dir sanırım bu durumunuz.Bir de mahalle ağzı ile şiir yazılmış şairin yazdığı şiirler acaba nasıl şiirdir.Bir şaire yakıştıramadığım şiirdi ve hiç bir şiir küçümsenemez çünkü her şiirde şairin emeği vardır
sussam yorum bile yazmasam...siz beni anlayacaksınız sanıırm ..yakıştıramadım bu dizeyi desem...siz beni anlayacaksınız umarım... Atilla İlhan hayranı olan ben ona dert yanmanız...bilmem sevmedim ...ben her şiire yüreğinize sağlık harika yazmayı sevmiyorum..emeğinize saygı babında belki...
Kalk Attila İlhan’ım! gör ki ne halt yediler Süslü nesir yazdılar, şiir budur dediler Mart gelmeden sedası, it sesine karıştı Şair olmuş geziyor şom ağızlı kediler...
ÇOK AYIP ETMİŞSİN BE ŞAİRİM BİZ KİM RAHMETLİ ATİLLA İLHAN KİM BİZİM DAHA ÇOK FIRIN EKMEĞİ TÜKETMEMİZ LAZIM BİZ BURADA GÖNÜLDEN KOPAN ŞİİR DEDİĞİMİZ ŞİİRLERİ YAZMAYA ÇALIŞIYORUZ BİZLERE ÜMİT VERECEĞİNE ÇOK AŞAĞILAMIŞSIN ZATEN YAZAMIYORUM ŞİİR DİYE ÜZÜLÜYORDUM BAK ŞİMDİ DAHA FENA OLDUM
şiirin ne demek olduğunu bilmeyen (ŞAİR)LERE GİTSİN BU ŞİİR SAYIN TUTKUN DURUKAN....:) HER ZAMAN Kİ GİBİ AZ INIZLA ÇOK ŞEYİ MÜKEMMELİYETÇİLİKLE KALEME ALMIŞSINIZ SAYGI İLE.....
gönüllerden taşanlara elek tutar elersin, işine gelmeyeni Attila'ya şikayete gidersin. geri dur hele.
peki, neymiş şiir?
M.SABRİ ALTINEL şöyle demiş;
şiir sevgidir şii bilinçaltıdır şiir bilinçüstüdür romantiktir liriktir resimde sevgidir sanat kendisi için değilse bile toplum için de değildir gerçek saf akılla bulunur hayır saf duyuyla hayır mantıkla estetikle estekle köstekle hayır tamam hayırla bulunur insan muammadır bilinmez arama bulunmaz akşam namazı vakti geçince kazaya kalır kılınmaz İlahi Laroşfuko Ya Laroşfuko
sen beni biliyorsun ben seni kasıt ettiğin şeyleri ima etmediğimi adın gibi biliyorsun uzatmanın alemi yok sayfalar yetmez sayfa sahibi olayı takdir edecektir ki okuyan her kişi haksız isem merak etme bilirsin ki geçikmeden hakkı iade ederim.
"5- "cevabım; teferruatlar ayrıntılarda gizlidir!" diye bir ifade Türk olarak doğup, Türkçe konuşan birine nasıl da yakışmıyor. Teferruat ayrıntı demektir zaten. Ve lütfen tek kaynağımız sözlük olacaksa şâyet, o zaman daha dikkatli karıştıralım sözlükleri. Ve boşverelim şairlerin hayatlarını,zevklerini, bağlı oldukları edebi akımları, beğenilerini, kelimelerini. Boşverelim ya abla..."
demişsin
evet haklısın bu bölümde teferruat :ayrıntı demek yıllardır dilimize yerleşmiş ve ben aynı hataya düşmüşüm kulanmışım
ben kimsenin avukatı değilim olmam boş veremiyorum
"İşin içinde şiir olursa bilirsin kimseyi tanımam evet bu örnek olsun herkese biz birbirini çok seven iki kişiyiz ama altı üstü bir konu hakkında fikirlerimizide sunmaktan geri kalmayız ... bu kadar bitti"
demişsin ya evet bitti. fikrimizi sunduk bir günüde yedik resmen seni çok seviyorum ,sevildiğimi biliyorum :-)))
son olarak
sayın Tutkun Durukan'ın şiirinle bu güne ve bu şiir yorum kısmına veda ediyorum son cevabımdır saygılarımla
MEZİYET Nihandır gafile hakkı kalemin İzahı şiire eziyet olur Ustası, üstadı var bu âlemin Cahilin susması meziyet olur...
Tutkun Durukan
ahlaz tarafından 12/28/2007 5:32:15 PM zamanında düzenlenmiştir.
Sanırım anlaşılamadım. Bu sefer farklı bir yol denesem: ÖRNEKLİ AÇIKLAMALAR (BİRE BİRDİR) 1- Şairden bir açıklama yapılmasını isteyen olmamıştır. Eğer şairin üslubunda ve kelime haznesinde bir değişim söz konusuysa, önceki şiirlerini şimdikinden ve sonra yazılacak olanlardan "tenzih" edilmesini istemiştim. Not: Tenzih sözcüğü için lütfen sözlüklere bakınız. Örneğin: Necip Fazıl ekolüne has bir üslupla şiir yazan biri, şiirine argo veyâhut küfür koyacaksa artık, bunu belirtmeli ki okuyanlar şiiri hayretle karşılayıp şaşırmasın.
2- Türkçe'de bir kelimenin 40 farklı anlamı vardır bu doğru, yöreden yöreye de değişebilir. Lâkin okuduğumuz şey bir halk şiiri değildi ki bir yöreye mahsus anlamını oradan çekip çıkartalım. Ayrıca üzerinde durduğumuz şey başlı başına bir sözcük değil, bir deyimdi; ve deyimlerin 40 farklı anlamı olmaz. Türkçeyi bilen bir İngiliz veya Etiyopyalı biri olmanın da kötü bir şey olduğunu zannetmiyorum
3- Şiir şairin tasarrufundaysa ve ona aitse (ki öyledir), müsaade edin de bizzat kendisi bir şeyler desin veyâhut demesin. Örnek: Şeytanın Avukatı
4- Edebiyat, en başta edepli söz söyleme işi şeklinde tanımlanır. Nedendir haykırasım geliyor: Sayın Almanlar, sizleri tenzih ederim, ne halt ettiğinizi bilmiyorum amma EDEB YÂ HÛ !!!
5- "cevabım; teferruatlar ayrıntılarda gizlidir!" diye bir ifade Türk olarak doğup, Türkçe konuşan birine nasıl da yakışmıyor. Teferruat ayrıntı demektir zaten. Ve lütfen tek kaynağımız sözlük olacaksa şâyet, o zaman daha dikkatli karıştıralım sözlükleri. Ve boşverelim şairlerin hayatlarını,zevklerini, bağlı oldukları edebi akımları, beğenilerini, kelimelerini. Boşverelim ya abla...
Abla ben artık yazmıyacağım sanırım anlatmak istediğimi anlattım bu sefer.. İşin içinde şiir olursa bilirsin kimseyi tanımam evet bu örnek olsun herkese biz birbirini çok seven iki kişiyiz ama altı üstü bir konu hakkında fikirlerimizide sunmaktan geri kalmayız ... bu kadar bitti
Okuyucuların değil de, şairin düşünce tasarrufuna sığınarak...
demişsin
Minik bir kusur olarak da; "halt etmek" deyimi "halt yemek" şeklinde kullanılmış....diye devam eden yorumuna açıklama yaptım haddim olmadığını belirterek ama yorumların okuyucuya açık olduğuna göre hakkım olduğunu düşünerek ve bu hakkı tepe tepe kullanacağımı kullandığımı bu sitede beni tanıyanlar bilir
sevgili kızım sen ;
Akabinde; yanlış değil de, bir "kusur" olarak gördüğüm küçük bir ayrıntıyı belirttim.
demişsin
cevabım; teferruatlar ayrıntılarda gizlidir!
ki şair de bu şiirinde "b.k yemek" gibi bir ifadeyi dosdoğru söylemek istememiştir.
demişsin
ki şairin .......... gör ki ne halt yediler* dedikleri dizede açık açık ne söylendiği bellidir .kesin ve katidir!fikrimce
(Türkçe'de bir kelimenin 40 değişik anlamı vardır, yöresel olarak anlamı değişir sevgili nil sen bunu bilmiyorsun veya eksik biliyorsun, ki ben bile bu ülkede doğdum büyüdüm anlamadığım o kadar çok kelime var.)
ki şair istediği kelimeyi kullanmıştır. burada senin kusur diye beyan ettiğin yanlış değildir ama kusur değildir şair ne isterse onu kullanır ki şiir onun.
sen zaten açıklamışsın;
düzeltilse de olur, düzeltilmese de" diye...gereksiz bir cümle bence
ve
son yorumunda; şairden şiirin açıklamsını isteyen kimdir?
şiir açıklanmaz ve bu şiir zaten ders anlayan anlar
ve......
bunca şiir asılıyor ve hep sıradan tebrik ederim ...harikasınız..göklere çıkarılıyor ...veya yeriliyor .... yorumlarda sıradanlıktan kurtulmaya çalışmak suç ise ben suç işledim..buyrun kesin cezamı, arada geyik yapmaktan daha fazla şey yapabiliriz diye düşündüm şimdi bu yorumları okuyanların bir ders alıp gitmesi önemli olan benim için bu kelime nerden çıkmış hiç merak etmediniz mi? ben ettim belki biri vardır dedim merak eden o dip nottu ufak bir ayrıntı belki uygun gördüm astım rahatsız olursa sayfa sahibi olur ve beni ikaz eder hiç gocunmam haklıdır derim siler giderim
(ve tatlı kızım ,bu sitede insanlar bir şeyi anlasın seninle benim (ana kuzu) edebimizle atışmamıza sakın ha aldanıp başka elbise giydirlmeğe çalışılmasın :-) emsal olsun ...emsal!
Sayın Tutkun Durukan, sayfanızı bu gün tatlı bir atışmaya alet ettik af ola
saygılarımla
ahlaz tarafından 12/28/2007 3:31:07 PM zamanında düzenlenmiştir.
Öncelikle, şiir denilen şey sözlük açılarak anlanlandırılmaya çalışılıyorsa, o yazılan şey hayata bir sıfır geriden başlamış sayılır. Ben şiirle ilgili beğenimi iletmiştim ve mealen şairle aynı görüşte olduğumu belirtmiş ve onu desteklemiştim. Akabinde; yanlış değil de, bir "kusur" olarak gördüğüm küçük bir ayrıntıyı belirttim. Okuyucuların değil de, şairin düşünce tasarrufuna sığınarak...
Şiir hiçbir zaman şairin yaşamından, önceki yazdıklarından, duygu dünyasından, yazarken kullandığı ve özellikle seçtiği sözcüklerden, hatta ve hatta yediği yemeklerden bağımsız bir şey değildir. Elbette ki şairin bir şiirini okuyup anlamlandırırken önce'yi göz önünde bulundurmak mecburiyetindeyiz. Sevgili Tutkun Bey de, önceki şiirlerini okuyup onlardan anladığım kadarıyla Can Yücel ekolünden gelme bir Küçük İskender değil. Bunu neden yazıyorum, üzerinde durulan dizeler dikkatli okunduğunda, şairin yaşamına ve önceki yazdıklarına, önceden seçtiği sözcüklere bakarak "halt etmek" deyimi şiirde daha uygun duracaktır. Ve öyle düşünüyorum ki şair de bu şiirinde "b.k yemek" gibi bir ifadeyi dosdoğru söylemek istememiştir. Şayet istemişse şairden önceki şiirlerinin tenzihini istiyoruz. Ya da vuku bulan şey kalemindeki değişiklikse şairden bu yönde şiirler yazmasını bekleyeceğiz bundan sonra. Sevgili Tutkun Bey'in şiirlerinde ben Cumhuriyet Dönemi şairlerinden bir Kemâlettin Kâmi Kamu, bir Şükûfe Nihal Başar lezzeti alıyordum. Bu lezzet farklı bir yöne meyledecekse elbette bunu da anlayabilirim. Kim demiş hececiler küfürbâz didişmeler kaleme alamazlar diye? Dipnot: Halt sözcüğü dilimize Arapçadan girmiş olmakla birlikte anlamı sözlüklerde mevcuttur. Almanya'daki eski kullanımın anlam bakımından bizimle herhangi bir alakası yoktur, bir isim benzerliği söz konusudur. Kezâ bizler kimsenin başına birşeyler fırlatıp "halt" diye bağırmıyoruz, öyle değil mi?
bazı şiirler vardır okur unutur geçersiniz, sizin bu şiiriniz kulaklara küpe
ve sevgili kızım Nilce,
bilirsin ki araştırmadan emin olmadan yazmam ...yorumunu okuyunca bana laf düşmese bile araştırdım tekrardan ki bunu zaman zaman başka arkadaşlarada yaparım huyumdur
uygunsuz bir söz söylemek, uygunsuz davranmak, uygunsuz bir iş yapmak:
http://www.itusozluk.com/goster.php/halt+etmek
anlamı itibari ile "b.. yemek" deyişine yakın olması ile birlikte tam karşılığı olarak b.. etmektir.
halt etmek lafı şöyle oluşmuş: evvelden almanya da, dışkılar camdan fırlatılırmış, bunlar yoldan geçen birinin kafasına düşmesin diye, atan kişi "halt" * diye bağırırmış. iyi halt ettin şeklinde de kullanılabilir.
anlayışınıza sığınarak yer işgal ediyorum saygılarımla
ahlaz tarafından 12/28/2007 8:52:30 AM zamanında düzenlenmiştir.
Servet-i Fünûn Dönemi şiirleri yazıldıktan çok uzun bir süre sonra bugün de hemen aynı dile özenip; ziynet diye şiiri anlamsızlaştırmaktan öteye gitmeyen fazlasıyla yapmacık dizeler yazılmaya başlandı. Elbette şiirin kapalı yönleri, çağrışım öbekleri olacak ama; madem insanlar okusun diye yazılıyor, sade ve anlaşılır olmalı. Mâhir odur ki az lâfla çok şey ve güzel şey söyleyebilen. Bu anlamda güzel ve pek keyifli bir şiir. Minik bir kusur olarak da; "halt etmek" deyimi "halt yemek" şeklinde kullanılmış; düzeltilse de olur, düzeltilmese de. Tebrikler...
Allah senden razı olsun hocam kırk yıl düşünsem aklıma gelmezdi bu dizeler.Bir şiir üstadının yüzde yüz haklılığı var bu dörtlükte.Eksik olma içimizden hocam.Saygılarımla..
emeği vardır