Derin dondurucuya koydum dondurdum, postuma saman doldurdumŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Sadece o prensin öpücüğü çözebilirdi beni...O şimdi nerede acaba..
Bir kadının en az üç kızı olmalı ben tek olduğumdan annem her şeye beni koşturur Ayten su getir Ayten sofrayı kur sonra da alır eline bir gazete spor sayfasına kadar okur ne Güzin ablası kalır ne de yıldız falı offf Allahım ne yapmalı dedim ve yaptım sonunda kendimi dondurdum bir not yazmıştım onu da cam bir şişenin içine koyup saldım denize hazreti Musa gibi bir bulan olur elbet duyar o da bir gün nasıl olsa yirmi yıl sonra müsavi olur yaşlarımız * * kendimi dondurmalıydım söylendim kendi kendime dalgın dalgın yine o gelmişti aklıma sızladı içim onca dert arasında yine de baktım aynaya en tatlı gülüşümü altın yaldızlı bir hediye paket kağıdına sardım ardından en güzel şiirimi sarıp sarmaladım sigaramın dumanına dışarda patlamalar oluyordu çözüldüğümde hiç böyle sesler duymayacaktım sonra korkularımı acılarımı en acısını seçerek içlerinden onun habersiz çekip gittiği günü hayal kırıklıklarımı koydum dondurucuya sonra annem seslendi içerden kızıım geel ilacımı getir içerden dedi annemin ilacını sancılarını ahlarını oflarını birer birer ha bir de nefret ettiğim ilaç kutusunu sığdırdım tıka basa doldurdum uzaktan bir çocuk ağlaması ardından kedi miyavlaması duyuldu sonra yatıp uyudum onu gördüm rüyamda ve bütün yazdıklarını dolunayı ve gökteki en parlak yıldızı dondurdum postuma saman doldurdum uykuyla uyanıklık arası uykumu rüyamı en sevdiğim parfümümü de annem bağırdı yine rüyamın en tatlı yerinde tam onunla el eleyken tam da bana güzel şeyler söylerken duymakla duymamak arası sonra birden hissizleştim artık duymuyordum dünya yıkılsa yer yerinden oynasa umurumda mıydı ki dünya artık acı hissetmiyordum donmuştum 31/Temmuz/2013/Çarşamba/Bodrum Yüksel Nimet Apel |
yine hikaye tadında bir şiirdi..
sevgiler nimet teyzeme..