Dil-hun Olurum Yâd-ı Cemalinle…Yar… Vaktin sessiz derinliğindeyim İçime işleyen, Ruhumun insicamını etkileyen İklimlerin meftun eden, Suhuletine götüren, Feyzi amber nefeslendiren Huzuru ikbalin ilham zerk ettiği, Düşünceler ırmağına çektiği Ve fakat ürkütmediği yerdeyim Sinemde Biriken sualler vardı Göçüp giden Lahzadan iz bırakan meramlardı Sebebi hikmetine Vakıf olmak nasıl bir hicrandı, Sır perdesi asıldı Bilgi ve bilinç henüz nadandı, Arzı enam eden suretler İçimi acıtan dramdı Bir vakte Doğru koşuyordum Şevki kanaat içinde Umut besliyordum, ya sabır diyordum Kalbimden nükseden sevginin Şavkıyla ümitlere akıyordum, Nerede yanılıyordum Firkatin nidasına bakıyordum, Yüreğimi titreten Naifliğe nasıl imreniyordum Öteler İçimde yaşattığım ikbaldir Nereye baksam, Hangi azamı hatırlasam Ve sukuta kansam Hiçbir varlığın tamahında olmasam, Ruhumu ahdiyle bir barıştırsam Her belanın selametine bel bağlasam, Kemali yet vasfı için Rabbime el açıp yakarsam Ne vakit Sevdanın şavkıyla yansam Hakikate mazhar kılan Aşkın vecdiyle ruhumu arındırsam Bedeni ihtiyaçlar için avunmasam, Nefsin derin yaralarını nasıl sarsam Zan ile nazar etmekten kurtulsam, Her türlü asabiyeti bıraksam Ve O’na yakarsam Şehnaz Makamında ki bu eseri dinlerken Kalbim durmadı, kalem aradı, Sessizce düşen damlaları yazdı Kuytu ve sakin bir dergâhta Kalbi yakarışlarını anlattı, Malikine şevkle anlattı Başlık olarak yer verdiğim bu beyan Ne kadar içli ve bir o kadarda Samimi gelince, melali kal eyledim Mustafa Cilasun |
okuyan gönüllerde hun olmuş ve boyanmış şiirin rengine
okumaktan haz aldım teşekkürler...