Hz.ÖMER (ra) Adaleti...
Adaletiyle bambaşka bir görüntüsü
Haşmetli varlığıyla ürpertici Hz.Ömer (ra), Medine’de iken Camiden çıkışta Adamın birisi önünü kesercesine Ardı ardına adeta bağırışta "Ben halifeyle görüşeceğim... "Muhakkak görüşmem lazım" Derken halife birden durdu. Sesin geldiği yöne baktı : "Evet görüşelim... "Gel bu tarafa !" Dedi Hz.Ömer (ra). Adam soluk soluğa, "Halifem büyük bir sıkıntıdayım... "Bana yardım edersen şükrederim." Dedi. Anlatmaya başladı : "Benim bir kızım var... "Onu çevresindekiler kandırdılar. "Ve kötü yola düşürdüler... "Kızım çok pişman oldu "Birkaç defa intihara yöneldi "Ama onu da beceremedi... "Bir türlü kendini öldüremedi." Dedi. Halife dikkatle dinliyordu ... "Şimdi kızımla evlenmek isteyenler var "Ama ben ne yapacağımı bilmiyorum... "Gelen dünürlere doğruyu mu söylesem "Başından bu işler geçti desem... "Nasıl yapsam bilemiyorum !" Dedi, utançla başını yere eğdi... Halifenin ne diyeceğinden korkuyordu, Belki de kendisini azarlayıp kovacaktı... Asil adaletin ağırlığından ezilecekti. Büyük halife, kesin ve kararlı biçimde Adama yöneldi : "Sen şimdi beni iyi dinle "Sen kızını istemeye gelenlere "Hiçbir şekilde bunlardan söz etme... "Yüce Allah bile günahları örterken "Sen kızının geçmişini bırak... "Evlenmek isyene ver yuvasını kursun !" Dedi ve daha gür bir sesle devam etti : "Eğer bu dediğimi yapmaz da "Bana söylediğin gibi "En ufak bir şeyi bile... "Gelenlere söz ettiğini duyarsam ! "Bilesin seni şu Medine ’de "Bir saniye bile durdurmam "Hesabını sorarım..." dedi. Adamın yüzüne bakarak tekrar etti : "Anlaşıldı mı ?..." Adam çarpılmış gibiydi... Belki de bu cevabı beklemiyordu... Adam ezik bir şekilde : "Tamam halifem başım üstüne..." Diyerek sessizce uzaklaştı. Büyük halife , kararlı biçimde Kendisine yakışanı yapmıştı... Dar düşünceden uzak, Kararsızlıktan uzak... Cahilane fikirlerden uzak Yüce Allah’ın emirlerine uygun Büyük peygamberimizin dediği gibi : "Sen bir müslüman olarak başkasını kusurlarını ört ki "Yüce Allah da senin kusurlarını örtsün..." Büyük halife Hz.Ömer’e (ra) bu yakışırdı O bu yüzden Ömer’il Faruk (ra) idi.. Ve farklıydı... |