İstanbul’dan Mektup
Bak gülüm,
İnce bellim, Birlikte olduğumuz bu fotoğrafın üzerinden, Gün geçti, Ay geçti, Yıl geçti. Beni sana anlatanlar, “Üzgün” demişler, “Bitmiş adam” pozisyonunda demişler, Seni suçlamışlar. Beni göklere çıkaranlar, Seni yerlerde bırakmışlar. Geç bunları be gülüm, Mişler, muşlar… İstanbul bu, Ne yangınlar, Ne seller, Ne fırtınalar gördü . Lâkin, Yıkılmadı be gülüm. Yıl geçse de, Başıma bir şey gelse de, Kötü hale düşsem de, Her koşulunla yanımda olursun. Biliyorum. Gün geçse de, Ay geçse de, Yıl geçse de, Yanlış anlaşılmadın, Yanlış yaptın be gülüm. Biten hakkında cevap aramama adına, Benle olan hukukun adına… Biliyorum, Her şey için üzgünsün. Biliyorsun, Her şey için üzgünüm. Sabih Samur |
Sadece bu yeter bitmesine bana göre. Yordu, çok yordu, sürekli savunma modu.
Yüreğinize sağlık.
Yanlışsız adam.