Mır mır ...
Her sökük rüyanın dikiş tutmaz bir hikayesi vardır.
sokak lambaları bu kadar masum vurmasaydı caddeyi belki kaldırımları kimin vurduğu belli olmayacaktı akşam, yorgun bir balıkçının ağından düştü denize yüreğini sağarken hırçın bir bulut yeryüzüne güneşinden korktu, kendi aynasında sustu biri nefreti kendini aşmış patlamaya hazır bir bakış aklımın can çekişen nemli yansımalarında huzur bir ben olmalıydı iç cebimde sakladığım özümü kıblesiz günahlardan kurtaramadığım gün gelir anlaşılırım, aşkımı kaldırın teneşir’den ruhumu yıkasınlar sevgiyle, hicranım kalmasın öteler’den ... |
ya da bir kedi çoğunluk...
mendil salladık şiire