(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Son zamanlarda yazdıklarınıza daha bir dikkat ediyorum nedense bir şey farkettim -objektif olamayacağım bu konuda- canımlı cicimli şiirlerinize herkesin bir yorumu var elbet fakat düşünce ağırlıklı şiirlerinize kimse yanaşmıyor. Yorum yapmaya çekiniyoruz sanırım ortaya koyduğunuz düşünceler çok değerli fakat aynı ilgiyi sayın jüri üyelerinden de göremiyorum kural gereği siyasi yahut her ne ise içerikli şiirlere muamelemiz farklı oluyor diyorlar fakat görüyorum ki her nerede bir ideoloji varsa karşıt görüş varsa bunlar seçki kurulunca olumlu karşılık buluyor... Fakat ben hiç bir ideolojinin izlerini taşımayan şairin kendisi olabildiği şiirleri takdir ederim... Henüz cahil olduğumdan şiirlerin verdiği mesajları tam anlamıyla pek idrak edemiyorum belki de... Ama nazarımda frkına vardım ki belli başlı şiirler dikkate alınıyor. Neyse ben cahil aklımla muhalefet olamayacağım kimseye en iyisi cahilim diyebilmek
gelelim kendi küçük ama anlattıkları büyük şiirinize... Vallahi bu miliyetçilik anlayışına liseden beri takılırım :) şöyle cahil aklımla bir düşündüm de ülkemin ortalama % 90 ı müslüman olan bir toprakta milliyetçilik anlayışı biraz kafamda silinmesi gerek öyle değil mi... Kim hangi dinden hangi renkten hangi cinsten hangi kökten olursa olsun onu kucaklayan bir dinimiz yok mu?... Fakat milliyetçilik anlayışı ile özümüzde taşıdığımız bu düşünce unutulmaya başladı... Kendimizi unutmaya başladık böylece bu nifak ile 600 yıllık bir geçmişi olan imparator yıkıldı bu nasıl oldu peki?... Burada aklıma bir sürü soru geliyor halkın dinindeki çözülme, düşüncesinde de bir çözülmeye yol açtı... Ve biz artık bir müslüman gibi değil, bir fransız bir ingiliz gibi düşünmeye başladık... Ne yazık!!... Ziya Gökalp' te bir milliyetçilik anlayışının takipçisiydi fakat bu anlayış; yaşadğı topraklar üzerinde kan bağı olmaksızın aynı geçmişe, aynı kültüre sahip ve ülkesi için yararlı işlerde bulunabilmiş devletini en iyi şekilde temsil edebilmiş herkes TÜRKTÜR... demişti... fakat bakın milliyetçilik anlayışımız bu gün bu değil... O kadar çok dikkatimi çeker ki... Özümüzde yitirdiğimiz islamın bize sunduğu bu anlayış, her yerde... En basiti Türkiye haritasına her baktığımda aklıma gelir... Bir harita bile doğu, batı,güney,kuzey diye sınırlara ayrılıyorsa; insanoğlunun fikirleri neden ayrılmasın?... Cok konustum hakkınızı helal edin okuma zahmetine katllandınız...
Ebru hanım düşünceleriniz beni çok mutlu etti. Objektif bir insan olmanız harika bir karakter örneği. Ben öğretmenlik yapıyorum.Beşinci sınıftaki çocuk siyaset ve ideoloji konuşuyor. Böyle şiirler yazmamın sebebi, bu nesle önceki nesil gibi siyaset için kurban eden ve edilen bir insan olmaktan uzaklaştırmak. Şiirle meşgul olmamın tek nedeni budur. Çok değerli fikirleriniz var. Beni devamlı takip eden birisinizz. Yorumunuz seviyenizin ne kadar yüksek olduğunu gösteriyor. çok donanımlı bir insanla fikir alkış verişi yapmak büyük bir kazanç.
burada emek söz konususuysa ben de teşekkür ediyorum ...
farkındayım burada yazdıklarınızı yorumlarken sanırım bıraz bilgi birikimi ve tecrübe gerekiyor... fakat biz okuyucular, yazarı/şairi tanımadan içi boş olumsuz eleştirilere maruz bırakıyoruz... burada kimsenin amacı birilerinden alkış almak değil elbette fakat dikkat ediyorum da şiirinizin köşesinde bir uğur böceği yoksa: '' evet bu şiir olmamış efendim, seçki bile beğenmemişse bizde beğenmeyiz'' anlayışı mevcut.... sizi bu konuda destekliyorum şiirlerinizi lütfen kitaplaştırın ve ne üzerine yazdığınızı da ekleyin... biz kör cahillerin bu değerleri anlamamız ve idrak edebilmemiz için bu çalışmaya çok ihtiyacımız var...
şiirlerinizi takip ediyorum aynı şekilde yorumlarını da... sizin gibi ben de gülüyorum:) biz insanoğlu kafamızı yormuyoruz her şey açıkça gösterilsin biz de onu anlayalım istiyoruz ... fakat bizim diğer yaratıklardan farkımız neydi ? Düşünme gücümüzü kaybettik sanırım... sizi gerçekten anlamak ve anlatabilmek isterdim ama yazdıklarınızı okuduğumda hiç bir zaman önyargı ile yaklaşmadım bana daha fazla ne katabilir diye düşünerek okudum... ben sağı da okurum solu da... benim yönüm ne sağdır ne soldur ben önüme bakarım... fakat biz insanoğlu bize yönümüzü gösteren şiirlere alkış tutuyoruz acaba sağ ne demek istemiş sol ne yaşamış sorgulamıyoruz ... bizim işimiz çamur at izi kalsın
ve bizim milletimizde dikkate aldığım bir unsur var... nedense biz düşündüğümüz gibi yaşayamıyoruz... ideolojileri bile kendi hayat standartlarımıza göre uydurup ona göre yaşıyoruz... Hatta ne düşündüğümüzü neyi sevip neyden nefret ettiğimizi bile bilmiyoruz... birileri öyle söylüyor diye bizde öyle söylüyoruz... Atatürkçülük evet bir düşünce yoludur fakat bu keske gercekten atatürk gibi düşünebilmenin gerçekliğinde olabilse... Atatürkçüyüm demek sadece demekten ibaret değil onun yaşam tarzı dünyaya bakışı ve zihniyeti ile yaşayabilmek ve yaşatabilmektir... bu şimdiki inönü zihniyeti altına saklanmış Atatürkçülük maskesi giymiş bir anlayış değildir...
(((ne güzel bir söz ölü bir imana sahibiz.. ve kalbimiz uyuyor...))) hepimizin elinde tesbih dilimizde Allah Allah nidaları fakat özümüzde fitne fesat fuhuş ahlaksızlık rüşvet vs... Maalesef biz inandığımız gibi yaşayamıyoruz...esasen yaşadığımıza da inanmıyoruz :)
ha son olarak değer verdiğim fikriyle özüyle yazdıklarıyla saygıyla okuyup anlamaya çalıştığım YUNUS EMRE nin şu iki beytini yazmak isterim
Çıktım erik dalına anda yedim üzümü bostan ıssı kakuyup der ne yersin kozumu
burada sadece bu ıkı mısrayı anlatmam sayfalar sürer biliyorum ki siz de biliyorsunuz bunun anlamını... bu daga agaca cıkmasını bılmeden dalından üzüm yediğini sanan kör cahillere ithafen söylemek istedim sonra da herşeyi bildiğini sanan bostan sahiplerine bir mesajdır...
Soner bey... siz bileceksınız ki bildireceksiniz... siz öğreneceksiniz ki, öğreteceksiniz... siz daha minnacık bir çekirdek iken bu gunlerın meşakatine katlanacak erık dalına cıkacaksınız bu sabrın sonunda tatlı bir meyve olan üzümün tadına varacaksınız.. öğrendiklerinizi özünüzde yaşadıktan sonra ceviz olacaksınız... fakat bostan sahıbı-akıl hocalarınız- size çok kızacak çünkü çekirdek yenmez ekillir... siz bilginiz ve tecrübelerinizi ekecek yeni çekirdekler dikeceksiniz... elbette sabır edınız burada sizi anlamak isteyen anlamaya çalışan okurlarınız olacaktır elbette bunu engellemek ısteyenler de
Yorumunuzu hayranlıkla okudum. Benim meramımı çok net bir şekilde dile getirdiniz. Şahsen şaşırdım. Ve teşekkür ediyorum. İnanın bir yıldır Türkiyedeyim, değişik kurumlarda çalıştm. Yazıklar olsun bu insanlara. Adam diyorki ben Atatürkçüyüm. Buradaki akrabamın dayısı olan bir belediye başkanı olduğunu duyunca, adamlar birden değişti. Yönettikleri koleji sömürüyorlar. Yine başka bir kurum ben Atatürkçüyüm diyor; vergi kaçırıyor. Bilfiil gözlerimle gördüm. Benim ölülerle işim olmaz. Herkesi yaşadığı devrin şartlarına göre değerlendiririm. Diğer bir cemaat de çalışanlarının ücretini asgari ücret olarak gösterip, el altından parayı ödüyor. SAYE bilmeden emin olmadan konuşmaz. O insanlar Pier Cardin giyerken, ben niye fakirlik çekeyim. Benim isyanım bu. Site yönetiminde milliyetçi ve solcu insanlar var. Benim şiirlerim onları rahatsız ediyor. yORUM YAPANLAR ŞİİRDEKİ İKİ KELİMEYİ ALIP ORADAN KIYAMET KOPARIYOR. GÜLÜYORUM BEN. aKLI SIRA KURNAZLIK YAPIYORLAR. BURADAN ŞİİRLERİM SİLİNEBİLİR. AMA BİR GÜN BU ŞİİRLERİM KİTAP HALİNDE VE HANGİ OLAY ÜZERİNE YAZILDIĞINI DİPNOTLA BELİRTEREK YAYINLAYACAĞIM. İŞİN SONU NEREYE VARIRSA VERSİN. ÇÜNKÜ BU VATAN ÇOK DEĞERLİ. OTUZA YAKIN ŞİİRİM SİLİNDİ. ŞİİRLERİMİN ÇIKTISI ALMANYADA KALDI. ANSIZA YAZI YAZDIM. ŞİİRLEİMİN E-BOOKUNU ALAMIYORUM YARDIM EDİN DİYE. İNSANLAR İDEOLOJİYLE SİYASETLE KAFAYI YEMİŞ. BUNLARA ZERRE KADAR FİKİR SOKAMAZSINIZ. KALEMİMİN GÜCÜNÜN FARKINDAYIM. KEŞKE İYİ NİYETLİ OLSALARDI. KEŞKE YAZDIĞIM KONULARDA SATAŞMAK YERİNE DEERTLEŞİP ÇÖZÜM ÜRETEN ŞİİRLER VE YORUMLAR YAZSAYDIM. İNANCIM YOK ADLI ŞİİR YAZDIM. O BİLE FARKLI ANLAŞILDI: Peygamber demiyor mu, dünya müminin zindanıdır diye. günümüz dindarlarının içinde ızdırap yok. tereddüt yok. onlar imanın zirvesindeler. ölü bir imana sahip olduklarının farkın değiller. kalp uyuyor. buna dikkat çektim. farklı anlaşıldım. bu milete ne yazmak lazım bilmiyorum.
emeğinize çok teşekkür ediyorum. anlaşılmanın huzuruyla cevabımı bitiriyorum.
gelelim kendi küçük ama anlattıkları büyük şiirinize...
Vallahi bu miliyetçilik anlayışına liseden beri takılırım :) şöyle cahil aklımla bir düşündüm de ülkemin ortalama % 90 ı müslüman olan bir toprakta milliyetçilik anlayışı biraz kafamda silinmesi gerek öyle değil mi... Kim hangi dinden hangi renkten hangi cinsten hangi kökten olursa olsun onu kucaklayan bir dinimiz yok mu?... Fakat milliyetçilik anlayışı ile özümüzde taşıdığımız bu düşünce unutulmaya başladı... Kendimizi unutmaya başladık böylece bu nifak ile 600 yıllık bir geçmişi olan imparator yıkıldı bu nasıl oldu peki?... Burada aklıma bir sürü soru geliyor halkın dinindeki çözülme, düşüncesinde de bir çözülmeye yol açtı... Ve biz artık bir müslüman gibi değil, bir fransız bir ingiliz gibi düşünmeye başladık... Ne yazık!!... Ziya Gökalp' te bir milliyetçilik anlayışının takipçisiydi fakat bu anlayış; yaşadğı topraklar üzerinde kan bağı olmaksızın aynı geçmişe, aynı kültüre sahip ve ülkesi için yararlı işlerde bulunabilmiş devletini en iyi şekilde temsil edebilmiş herkes TÜRKTÜR... demişti... fakat bakın milliyetçilik anlayışımız bu gün bu değil... O kadar çok dikkatimi çeker ki... Özümüzde yitirdiğimiz islamın bize sunduğu bu anlayış, her yerde... En basiti Türkiye haritasına her baktığımda aklıma gelir... Bir harita bile doğu, batı,güney,kuzey diye sınırlara ayrılıyorsa; insanoğlunun fikirleri neden ayrılmasın?...
Cok konustum hakkınızı helal edin okuma zahmetine katllandınız...