Korkma iki gözüm
Gün gelir bütün nehirler akar koynuna
Çiçekler derlersin bahçende ki bağbanla
Kana bulanmadan ,vurulmadan ve de bulaşmadan belaya
Yıkarsın ellerinle hayatın kirli yüzünü
Kırmızı uçurtmalar salarsın mavi gökyüzüne

Ve

Sıcak nefesinle eritirsin dağların karını
Türküler söylersin içinde ki yetim çocuğa
Gizlice şiirlere saklanırsın şairden habersiz
Kendine ait izleri bulursun satır aralarında
cüratkardır gece soyunur mum alevinde
Kuralsız bir sevişmenin izi kalır
O mehtapda kalmış nazik teninde


Haydi gel iki gözüm
Kır yüreğinin zincirlerini
Çok şey var daha yaşanacak
O narin saçlarını okşarken samyeli
Avuçlarına yuva yapacak incir serçeleri
Okyanuslarda serinleyen yakamozlardan habersiz
Yıldızları çalacağız Akdeniz akşamlarından
Leylayı öpeceğiz daha Mecnun’nun dudağında

Ah bir bilsen
Aşk ne güzelmiş seninle

Gitme iki gözüm
Ne olursun kal benimle
Davetsiz bir misafir gibi
En olur olmaz zamanlarda bir daha gel düşlerime
Bilmiyorum farkında mısın
Hüzünlü bir masalın ardından kalbim çizik çizik
Boğulan şairliğim ,pişmanlığımla daha da ezik


Sahi kadınım
Hangi limanda bekler seni mutluluğun gemisi
Hangi ülkelerde saklı cennetin o ihtişamlı rengi
Tüm yazdığım şiirleri toplasam yırtık valizime
Apar topar atsam kendini karanlık sokaklara
Soluk soluğa koşsam yetişebilir miyim sana
Hiç tereddüt etmeden kucaklar mı beni
Özgürlüğün en parlak güneşi


Elveda iki gözüm elveda
Ayrılığın ayak sesleri kapıda
Korkma ne olur
Ben ardın sıra bakıyorum adımladığın yolllara
Sahi kadınım bir daha ki kavuşmamız ne zaman
Ölümden önce gözüm ölmeden önce
saat kaçta .....


Şiirimi ses olan Celal Keklikci abime teşekkür ederim ...