Hüzün Vadisinden Geçerken Hal Başkalaşıyor!Yar… Sanki bitap düşmüştüm Ruhumu sıkan, zihnimi zorlayan Sinemi daraltan anlardı Başımı alıp gitmek, serin ve sakin Bir yerde nefeslenmek Hakkıyla düşünmek istiyordum Bir çare adına ne kadar Kıvranıyordum vesilelerin Neler olabileceğini sıralıyor, dalıyordum Diliyordum, İstiyordum ki yılgın yüzler Hasmane ameller, Bahane içinde ki kinayeler Bitsin diliyordum İnsan kalbi ve aklıyla Hüsn-ü zan içinde bulunmalı Hak ve hukuku iyi anlamalı Kim olduğunun farkında olup Erdem ve fazilet için farkındalık Adına azme adanmalıydı Ne vakit İnsandan ziyade Taşa, toprağa Kurumuş yaprağa Baksam zindeleşirim Tefekkür etmenin hazzıyla Dinlenirim ötelerin Kuşatan suhuletiyle irkilirim Nefesin vaktini düşünürüm Kalbin ahenk içinde ki Gayretini tahayyül eder O’na hamt eylerim Bir vakitler Şahit olduğum Zavallı kurbağa’nın Can havliyle Feryadını duymuştum Samırsaklı ırmağının kenarıydı Yılan bir bacağından Yakalamış dışarıya çekiyordu Bir çare bulmalıydım Ve onu o halden kurtarmalıydım Düşüncesiyle bir taş attım Ve yılanın beline Değince kurtuldu kurbağa Fakat Ne kadar Doğru yapmıştım Bir hayvanı kurtarırken Birinin rızkına mani Olmuş ve yaralamıştım Bir bakıma hayıflandım Ve bazen de kurbağanın Halini düşününce Nasılsa haz duydum İnsan her halin Ve amelin şuur ve erkânıyla Hareket etmek durumundadır Yoksa keşkeler Her zaman yanındadır Kalpten Aşk hiç çıkar gider mi? Akıl ve izan Muvazeneden vazgeçer mi? Zaaf kul için edep mi? Huşu, İnsanın hem kalbi hem de Ruhu ile Allah’ın huzurunda Tevazuu ile eğilmesidir İnsan dinle hayat bulur İrfanla hayat olur medeniyetle Hayat sunar özün sözü gelişidir Mustafa Cilasun |