Olmayışın
yüreğim yangın yeri sabah sabah, gece gece
namlunun ucunda özlemim patladı patlayacak içimde gözlerimde sabahın buğusu kalbim yine hüsranlar peşinde yakmışta tüttürmüşüm sigaramı hayallerim dumanlar içinde İstanbul koca kız olmuş bakmıyor, gülmüyor artık yüzüme beni sorma ben nakış tutturuyorum yine aynı derdin peşinde yaşlı bir dağ gibi karlar altında kalmışım sanki tüm dertlerim ağır gelir oldu artık hani bir görse ruhum güneşini eritip atacak üstünden sanki dertlerini hani bir kere de sana çıkar olsa sokaklar sana gelmeye koşacak ayaklar, hani bir kere de sızlamasa şu yürek kalp seni sevmeye köle kesilecek öldürmeyen ’Allah’ öldürmüyor işte ölüm kapımda nöbete yatmış ben vasiyetim elimde sen bana gelmeye dur sevgilim ben her saniye, her dakika tetikte.. gülmüyorum, sevinmiyorum biliyorum bunlar senden bana kalanlar geriye ömrüm korkar ,gelecek utanır oldu sensiz gidemez oldum bir adım öteye yanan sigaramdan bir duman daha çektim içime yürek toz toprak , sevdam kurak, yağmıyor rahmet yağmurun artık içime.. ölmeye saatleri kalmış bir aşk mahkumu ben, bir tutam nefes sunacak olan sen... |