Örüldü Demir, Büküldü Aşk / M.Mustafa USLU
_______________________________“Penbeden nerm idi Dâvûd’un elinde âhen”
________________________________________________________İzzet Molla Büküldü demirin Davut, zırhıma tüküreyim kurtaramadım ahdimi kılıçtan geçirip susturamadım acıkan yanlarımızı; ben de bir oğuldum ırmaklarla yetiştiriliyordum.. durgun aşktan geçirip dindiriyordum acıyan yanlarımızı: su verip de aşka sözü dövmekten dönemeyince sen kenar mahallelerden kaçırdıydım dizeleri fırçayla sandıklara nağme söyletmeyi boyacı çocuklardan; ben de bir oğuldum ve plastik topumuz içine düştü de oyundu çiçek açacağı başında bekleştikçe -tandırda çiçek yetiştiren beslemesiydik kıssaların- hem değil miydi ateş ile gül, nefes alıp vermesi âşıkların kime dönüktü, kimi öldürürdü; eğik hâli de nereden çıkardı aşkın? Ben de bir oğuldum sıngın yaşamaklara verilesiydim dibi gök olduydu, yerimiz yüzümüz bir kazan: bir orantıyı düşünüp ışımak dövülmüş hırslarımızla ısınmak uyumak için geceyi yerden kaldırmak döşekleri masalların umacısı kılmak derken zehrine kapaklandık.. akıtınca kalayını bakır kazan… Ve bir sabah iyi giyimleriyle geldiler Davut, hiçbir otomobil yerinde değildi: hiçbir anahtar ayrımsamadı girdiği yeri ışıkları içmek yasak, ama saksılarınızı atmayın çiçekler hâlâ yerinde diyenlere savurdum sandıkları tüm otobüs seferleri işliyordu, pamuk tarlalarına ayarlıydı tüm öykülerinde biz hâlâ, kuşatılmış sarayların sevdalılarıydık: ve iyi sözleri tükettiler Davut karşılıksız çekler yazıldı şiir yerine hâmiline yalanlarla başladı tüm itiraflar; ben de bir oğuldum ve dönmek, daha güçlüydü insandan bunun içindi ve sustalıydı her sözleşme olağan zamanlarda en kötü yalanlar için bile: saydamlığın ne kadarına sırlanabilirdi kalpler şartlı refleksler edinilmişti durduk yere benildemez kimileyin boş şarap şişelerine iliştirilmişti alışkanlıklar kiracı bir ailenin az yedirilmiş çocuğunun avazından kurtulup kullanılmış ucuz market torbaları adına konuşacak olsam.. acıkarak tavına gelmiş aşkla.. havada uçuşan naylonlara çekiç sallardı demirciler kime dövüşkendi, kimi gönendirebilirdi.. eğik hâli de nereden çıkardı aşkın? Ben bir oğuldum kösnük heveslere yerilesi ölesiye yaşamaklar için doğrulasıydım keskiler edindikçe dindirilesiydim aşktan geçirilip. _______________“Su verir her subh-dem gözyaşı tîg-ı âhıma ______________Kim dökem kan sipihrin sala mihrin mâhına” ______________________________________________Fuzuli M.Mustafa USLU |
bende bir oğuldum...
cok fazla bir şey yazmaya gerek duymuyorum ,yukarıdaki iki dize anlatsın ki anlatır..sese gerek yok
güzeldi...