geçiş süreci
Daha tam belirtiler yok birazdan başlar
Şimdilik boğazımda topraktan bir yol geçmekte güneş batarken toprak yol üzerime silkinmekte -en büyük adalet de adaletsizlik de, adı üstünde aşkmış çünkü bir olmak da erdem imiş, birinin olmak da- anlayana ilk kez; bir gün ölebileceğimi düşündüm 3 saniye sürdü Omzumda bir ağırlık -şehir içinde 7 kambur, Yürüyorduk- Önce: yüzümü gözümü bir pamukla sildim Elimde kürek, Ve cesaret, kanımda dolaşmaya başladı bile yalnız kimliğindeki isim haznesi, hazine çukuru gibi gözüktü biran gözüme siyah derin ve boş bıraktım küreği çıktım en kamburunun omzuna basarak, köşke oradan manzara daha hoş biri gömlekli( imam, nöbetçi) biri deli, elinde asa (delilik, kullanabilenin elinde mucize olu verir ama ne fayda) ve hasta diğeri (hala aynı oyuncak duruyor aklındaki en görkemli köşede) biri de zaten çoktan ölmüştü (çok şükür yedek var imiş) ben taht da son olarak bir yabancı (heral benden sonra sıra onda) güzergah değişti, camii nin etrafında dolandık, cem evinde yıkandık bir de o sildi -pamukla ardından dağıldı binlerce sayfa birkaç papatya -ferahladık ***Kedi işedi*** Sonra, burada: sigorta poliçesi, bir teselli, bir ikram. Orada ise: 3 nokta biz şuana bakalım, ölmedim daha!!! şimdi aklım bazı şeylere daha iyi ermekte mevcudiyeti için mücadelemin istikbali için merhametimin ‘lazım’ kelimesini ilk kez bu kadar güzel tecrübe ettim çünkü insanlığın bulduğu veya tanrının sunduğu hiç olmadı; doğanın uydurduğu, mecbur kıldığı, karşılık olarak huzuru oturttuğu sevgiye kulaç atarken ılıması gibi imkansızın ellerinin soğuması kalbin ısınması bir anda, yelkenler fora!!! cinsinden bir kelime var ya!!, ‘saygı’ başlamış demek ki, bitmeye yakın biri uzun biri yoğun serdar öter |
Tebrikler saygılar
(ylkenler fora cinsinden değil ,sahiden )