Sessizce Terennüm Edip, Yaşları SilsemYar… Ne vakit Kalemi elime alsam Sinemin hüznünden Akseden serencamı yazsam Yıllara sâri hasretin feveranıyla Sessizce ağlasam ve yine yine ansam İçimi Titreten Gönüme hüzün bahşeden Dilimi lal edip, Gözyaşları ıstırap haline getiren Isısız sokakların melaliyle Sineme sökün eden, lakin ses vermeyen Nedenler Şimdi nerede Sualsiz hüküm vermek Söyler misin kimin haddine Hak ve hukuk adına duyarlı olmak Sanki meçhul nefes kadrinde Hiç üzülmeden, sinenin Hüzün vaktinde üzmek, gitmek niye İnsanım, Elbette ki var acım İçimi burkan her halin Lahzasında kimsen davacıyım Hangi yanlışın kurbanıyım, niçin Sual edilmez bu hicranım, arım Solan umutlarım halsiz kaldı, Şevkimden bir takat olsun hiç kalmadı Geceden Nasıl söz edeyim Hüzün zerk eden kederin Hangisinden hüzünle bahsedeyim Yazılan şiirlerin Dilinden mi sesleneyim, Dinmeyecek mi kaderim Ah u zarım kimsenin değil benim, Ancak hicranla var olacak vicdanım Sevmek Bilmem ki suç mudur? Gönül vermek Ne kadar hakikat halinde bulunur Sadakat içinde nefeslenmek Ne vakit bir kabahat olur, an burkulur Suçsuz ve günahsız bir can, yalnızca Sevdiği için mi sukut etmekten sakınır Akıl Ve izan farktır Düşünmeden amel etmek Ne kadar makbuldür İnşirah nasıl bir kalbin ihtiyacıdır, Yalnızca keyfiyet mi aranır Sınırsız iştah bir had mi tanır, Her isteğin Yerine gelmesi kalpte ar mı bırakır Ne söyleyim Haydi, sen söyle Yazmayan kalem misali, Dertlerim benimle, Suskun bırakan firkat bilmem ki Hangi müjdenin derinliğinde Zahir olan ne varsa içinde, Batına erişmek Haddim değil, evet, yakinen biline Dinmiyor bu akşam hissiyatım, Yıllara sâri anılarım ve acım Adeta yalnızlaşan bir figanım, Rıhtımların hicranıyla yol alırım Hırçın dalgaların sezgisini söyle hangi Gönle anlatırım, niye sessizce ağlarım Mustafa Cilasun |