SEN GEL...
Sen gel...
Gel ... Çünkü, ben gelince beceremiyorum gitmeleri... Yapamıyorum... Ellerinden bir saniye uzaklaşa bilmeyi... Ben gelirsem eğer… Yine sorgulamam yaptıklarını. Başkasına sevgilim derken, bana Aşkım demeni umursamam mesela… Sarıldığında sadece çok güzel koktuğunu düşünebilirim. Yarın başkasına sarılacağını değil. Öperim yine. Dudaklarım yansın isterim. Korkmam. Unuturum benim olmadığını. Seninmiş im gibi davranırım. Hiç katilim olmamışsın gibi… Ben gelirsem eğer… Alırım yüzsüzlüğü elime, bağıra çağıra ağlarım kalbine… Kalpsizliğine… Avuç içlerimden taşan gözyaşlarımla ıslatırım dudaklarını… Ellerini… Lanet şehrin umursamaz insanlarını yok sayıp yalvarırım yine sana, kulakları sağır edecek sessizliğimde… Duymazsın... Eğer ben gelirsem sana adam; gideceğim, gitmemi isteyeceğin gelir aklıma. Senden “Gitme..” beklerken, zehir akar çatlamış dudaklarımın arasına… Ağlaya ağlaya belki öle öle, son kez kaybolurum kollarında. Ama sen gelirsen… Silinir insanların pis bakışlarında gözyaşlarım.susar kalbim, ellerinin arasında bulduğum huzurda. Diner kulaklarımda sensizliğin uğultusu. Sen gelirsen eğer… Kanarım yine yalanlarına... Sen seversen eğer… Kanatırım kalbimi en ücra aşkların masumiyetine. Sen gidersen eğer… Kan ararım ölümüme... Aşksızlıktan değil, kan kaybından öldü bilsinler diye… |
Senden “Gitme..” beklerken, zehir akar çatlamış dudaklarımın arasına…
Ağlaya ağlaya belki öle öle, son kez kaybolurum kollarında.
..........................yazan gönül sahibini kutlarım.