YEMEKLİ VEDA
Yulaf ezmesi yalnızlığım,
Temcit pilavı aşkım, Limonlu bir derbederliğim var. Midemdeki kelebekler uyudular Kısa bir zaman önce halay çekerlerken, Gidenin gidişinde umutlarını sattılar Kuşbaşılı pide çaresizliğim, Yaş pastalı kimsesizliğim, Kokusundan yenmez balıklı acılarım var. Ben onu severdim, o en çok kendisini. Ben onu arardım, o yine kendisini. Kısa bir zaman önce selamıyla dövüşürken, Gidenin gidişinde umutlarım yandılar, Fırındaki bir börek kadar çaresiz; Unuttuğum hayallerim gibi yandılar. En sevdiğim yemek olsan sevgilim Acıksam, acıksam, çok acıksam Yemeye kıyamasam... Boş versene! Öldürmek için can atan birini Peynirli börek gibi yiyeceksin. Sonra kuru fasulye olacak yanında hasreti, Tabak tabak götüreceksin. Güldün işte talihime Sensizliğin kalemini kıracağım Sonra sıra kafana gelecek Acımadan kıracağım! Sen kalbimi kırdın da, Kafandan daha mı değersizdi? Bu acıyı kendime yaşatmayacağım Nefreti soğanla birlikte taşıdım soframa Hangisini istersin? Soğan istersen, Tüm gün kokuşmuş olarak gezeceksin Nefret dersen, Yüreğimde biçare ezilip gideceksin. Ben de öyle tahmin etmiştim, Nefretimden daha iyi geldi soğan, Buyur soframa hayatım; Ufaktan başlayalım yemeğe Benimle geçen günlerini mumla arayacaksın Bir de doğum günü pastan olacak, O mumları bulamadığın için; Pastana bile üfleyemeyeceksin Vicdansız sevgilin iş başında; Şimdi, bensizliğin yanında ne içersin? Dilara AKSOY |