O sevilen kadındı
O sevilen kadındı
Ağladım eskidi gözlerim O sevilen kadındı Ne sadismiş Ne gururluymuş Terk etti Gitti Gitti güneş gece boyu beklemeliyim bir sabahı... Gittin Gitmek kelimesine düşmanım şimdi ,gelmek kelimesine dost Ettiğin bir hata Zehir içirdi iki hayata Sana ait her şeyi hayal bahçeme diktim... Gel Gel o son mektup süpürge gibi hep kanatır gönül evimi Ömür bitiyor,gün batıyor gel Sen sevilen kadın neden gittin Ellerin rüyalar yaşatır göze Ellerinin renginde kuşların sesi Ellerin ışık akan dere... Çiçeklerim seninle büyürken Gittin güneş gitti yüzümden Dönmezsen dönmez daha bahar Tebessümlerim atlara binip gitti Ayrılığın yangınındayım Dönüşün yağmur olacak Rüzğar güzel şiirler fısıldasın gel Bir baş dönmesi yaşat şimdi Gittin,beklenileceksin süresiz Bağrıma taş basar beklerim Hak güzelliği sana vermiş bir Hayat bağımın tek gülü Soyun soyların hası Boyun boyların hası Bakışı öldürücü kadın Gönlü güneşli kadın Gittin gitti bir nehir ellerimden Şikayetçi değilim senden Şikayetçi değilim aşkından Aşk değil mi unutulmaz kılan ferhadı Deli gibi seven kalbim var benim Yar çağırınca koşar giderim Nehirlere yazmışım yıldızlara yazmışım adını Nehir nehir yıldız yıldız gönle doluyor gül adın Gelsin artık Ağzımdaki kelimelerin en kıralı "gel" oldu şimdi. Güneşim derdi, karanlıklardan kaçardı Onunla ağlamak gülmekten tatlı... Kuşlar şiir yazardı bütün gün göklere Rüzgardan ödünç alıp harfleri Neden gitti yetim bıraktı aşkımızı Dili çiçek bahçesi kadın Rengi zerrede kürrede görülür bir an Dindirir içimdeki,dinmeyen feryadı Can gelir cana can İhtiyar dünyama can gelir Ben ona mecburum Kirpiklerinde gönlüm... oklarındayım Bahar bir onunla geliyor bana Çiçeklere verilsin adı... Yıldızlara verilsin adı... Işık bir onunla geliyor bana Gül kokusunun asası böldü kızıl denizimi Her saat Şimdi bahar ağlıyor ,Güneş ağlıyor... Yetimim dünya çöllerinde Dönmezse de bir ömür beklerim Bu kör talihim dönmezse bir ömür ağlarım Tarih yazmasın bana denk bir Ferhadı Neden yolun ıssız leyla ... Neden dönmezsin gözlerimin kalmadı feri Ayak seslerindir ürperten yüreğimi Zarif söylenmesi gereken adını Hoyratça mı söyledim Neden kaçtın uzaklara Gök yüzünün maviliğine eş kadın Işıklara benzersin narinlikte Taze üzüm dalısın sevmezsin soğuk seherleri Dudaklarına yazılır mı bir gün adım Yoksa sana layık değil miyim hala Belki adını dudaklarıma almadım daha sana varan yollarında değilim savaşların belki Atlıların geçtiği yollara varamadım daha Ömrüm siyah belki yeterince ufka dikmedim gözlerimi Dönsün artık Beni o mecnun etti Gülüşleri bal kadın Kumlar uyanır ayak izlerinde Yere göğe yeter ellerindeki beyazlık Saçları binlerce pınar kadın Dön artık Bulutlarda mı sın şimdi Orman orman çağırayım Yoluna halılar serilsin Ellerim çiçekler uzatsın Ellerinde koca koca güneş Gelecek güzel günler gibisin Neden ufkun rahmindesin hala Düştüğüm yalanlardan çıkar beni İçimin derin denizlerinden seslenen kadın Gözlerin gök yüzüm Çölümün ufkunda Koşarım koşarım Yollar sana varmıyor Dizlerimin dermanı kalmadı leylam "Kır çiçeğimdin" biliyordun Güneş gibi gülüyordun Çölde akan bir nehirim suyum dert benim Taş kırılır kırılmaz o Kör talihim sert benim Bir adım da sen gel sevilen kadın Bir tabakta yarım bir elmasın sen Bir tabakta yarım bir elmayım ben Ey göz göze geldiğimiz gün medet Ey batışını seyrettiğimiz güneş medet Ey onu ilk gördüğüm köy medet... |
Onun yetimiyim bu çöllerde
Dönmese de bir ömür beklerim o leylayı
Bu kör talihim dönmezse bir ömür ağlarım
Üstadımız Faruk Çamlıbel Demiş ki:
---Bekleyenim olsa da razıyım Kavuşmasam---
Gönül sesiniz hüzünlü de olsa okumak güzeld.
Sağlıcakla kalın efendim.