SİMAVLIM
Bir gün
Mutlu olmadan ölürsem Karanlık odamda Soğuk yatağımda sensiz Beni yaşlı bir çınarın Dibine göm özlemini duyduğum Simavlımın hasretini aratmasın Sımsıkı sarsın dalları Yapraklarından Nisan yağmuru damlasın Susuzluktan kurumasın dudaklarım Mezar taşım gövdesi olsun Konuşsun benimle Dallarına konan kuşlar Çünkü yalnızlıktan Korkarım be simavlım Konuşsun dalları Kışın rüzğarından karından Baharın hasret bilmeyen aşklarından Simavlım Mezarıma Çiçek koyma Çiçek nedir Sevdası nasıldır bilemedim Filizlenemeden soldum Simavlım Duygularımı sana anlatamadan yıkıldım Benden geriye Bir kalemim Birde seninle dolu Defterim var Onlar hep orda kalsın Onlarla hatırlarsın belki beni Artık gücüm kalmadı Ellerim titremeye Gözlerim kapanmaya başladı Elveda karanlık odam isli lambam Elveda yırtık yorganım kirli çarşafım Sana olan özlemim hasretim Yük olmadan Bilinmeyen bir yere Al götür be simavlım............ |