ÖLÜM UYKUSUHüzün kara bir güneş parlıyor afaklarda Susuz kaldı denizler kenarları hep cidar Ayrılık hükmü ağır asıldı şafaklarda Çakılları beledim yattığım yerler sidar Vurma yüze aydınlık gözlerim dayanmıyor Bu sevda ölümüne sabaha uyanmıyor. Dağlar taşlar sızladı duyulan ufak damla Bir ceylan tökezledi suya inen tek yolda Canı dişine taktı gözlerinde bir gamla Artık yara belllidir istenen oldu solda Çarmıha gerilirken duygular feryat figan Gülüyordu bana aşk sanki meşk çaldı çigan. Durulurken dalgalar gönül denen kıyıda Sessizlik hüküm sürer yola çıkan gemide Anahtar unutuldu umut denen kuyuda Yalnız yürek yüklendi gizli kalan gamıda Rotası belli değil yola revan kılındı Başta yalnızlık tacı elinde tek kalandı. cidar: duvar sidar: ağaç gölgesi LAVİNİA |