ZAMANINI BEKLİYORUMBir istimdat duvarının dibindeyim toprağı tutan güce tutunma çabasındayım belki de O duvar kadar eski O duvar kadar güçlü görünüyorum İçimde gerçekleşen zamanın çürümelerini gizleme telaşındayım. İçimde bir yerlerde fokurdayan bir kazanı taşmasın diye başında durmuş karıştırıyorum arada sıçrayan sıcak sular elimi haşlasa da gözlerimin soğuğuyla birleşince acısı çabuk geçiyor. Acı dediğin nedir ki? İlk başta yaksa da derinden bir yerleri zamanla azalmıyor mu ilk sızısı? Ki zaten acı ile doğmadık mı ilk dünyaya gelirken alışkınız vesselam. Uzaklarda bir yerlerden bana bakan gözlerini hissediyorum o gözler ki uğruna ne canları kirpiklerimin ucunda boğmuştum yalnız senin gölgende ferahlamak yeterliydi ateşi elimle tutmuş acıyı yüreğime zerketmiştim damla damla damla damla olması gerekiyordu birden olunca çabuk geçiyordu çünkü sızısı.. Seni seviyorum anlamı engin denizlerin en gizli köşesinde taşların altında yazılıydı bana göre. Herkes okumamalıydı Herkesin dilinde olmamalıydı Sadece hakedene sunulan ender bulunan bir inciydi çünkü.. O yüzden kimseye söylemedim söyleyemedim.. Hep dilimin ucuna kadar gelip bir türlü düşemeyen o iki kelime dişlerimin altında un ufak oldu karşıdan görünmeden. Bu kadar kolay değildim çünkü.. Nasıl ki ender bulunan inciyi ağzımda dolaştırıp bir türlü tüküremiyorsam istiridye misali zordum herkesin dibe inemeyeceği kadar derindim Elimi tutamayacakları kadar uzaktım.. İstimdat duvarı sallanıyorsa eğer şu anda ve ben hala yanındaysam acizliğimden değildir elbet zamanını bekliyorum içimi uyutmak için hazırladığım ninniler dilimin ucunda ben en tepedeyim. LAVİNİA |
İstimdat duvarı sallanıyorsa eğer şu anda
ve ben hala yanındaysam
acizliğimden değildir elbet
zamanını bekliyorum içimi uyutmak için
hazırladığım ninniler
dilimin ucunda
ben en tepedeyim.
Kalemin daim olsun kutlarım