Mutsuz Adam
Aşksızlığıyla övünüyordu genç şair,
Ne umut ettikleri kalmıştı Ne de umut edebilecekleri Bilmiyordu ama sisli bir yola yürüdüğünü Kalbine sancı saplanmıştı bir sabah Acı kahvesini içmeyi unutmuştu Gülümsemeleri kalmıştı bir tek Avare ve yalnız odasında Derin bir arayış içerisindeydi Çırpınmaları halen süregeliyordu Elinde avucunda bir şey yoktu Esir kalmıştı uzak vahalarda Susuzluk dank etti kafasına Üşüyordu derin soluklanmasında Ağzında iki kelime döküldü o an ’Mutsuzum dostlar çok mutsuz’ |