KİEL ve BEN /Özgün
saat gecenin 3/ü
çoktan çöktü ölü ruhu bu kentin üzerine kulak sağır, dil’i lal dır bu şehrin yanar söner billürvari bulvarı desen desen kristallı kartpostaldır bu şehir yönsel yitik ince hesap çelişkili ayrı ,gayrı dünyası aslan ağız....! testere diş yorgun yonga bu şehir hoşgörüsü aktif sinir U L T R A yakılırken ,gün gün hane çıkmazı mat’lık satranc bir oyunun figranıdır bu şehir eklembacak akrep ağız , kırgın kırılgan, A Y A K ! bir çark’dır ki...! git deseler devri daim gidilecek yok diyarı vatanı Kadir Haktan TÜRKELİ |
Saat 03
Ölü ruhu çoktan çökmüş bu kente
Zaten şafağı mechul,
Gündoğdusu çürüksel,
Kıblası şaşkın,
Sokağı işsiz
vede hoşgörüsü çoktan kayıp asab-i bir koğuşcul
Her gün bir hane yakılıyor
...diri diri bedenler
’BERGEN- BELSEN’ Kamp komutanları
Eklembacak
Sönüme doğru döndürülen bir çark
Abbas-ı yolcu edecek ince bir yolak
Vede gizli gizli yetiştirilen ; Elleri kanlı çırak
Giden yok...!
Döneni sıkkın
Teker teker yakılırken bu sahipsiz bedenler
İsfahanda bağdaç kurmuş hükümet denen hinler
Konsolos/sa kaz yolmanın zamansız zamanın da
Halkı sorma; Baş bar çeker kahvelerde...xış xış xençer havası
Kimi dedi-kodu peşinde
Kimi ’gooool’ hevesinde
Kimisiyse senelerdir duymuyan o paranın sesinde
Kadir Haktan TÜRKELİ
Dünyanın hali işte böyle, bizimki ise daha da berbat, şiirini kutluyorum.Yunus diyarından selamlar.