kuş ağacı
Kuş ağacı
Beni severek uyut Koru düşlerimi ılık hışırtılarla Salla beşiğimi Sar geçmiş zamanlara Baykuş öttü bu sabah Konmuş canım dallarına Ibrahim diyordu Yüzünü dönmüş Taze yapraklarına Birden bir açlık Kırdı geçirdi beni Bulut getir bana Yağmura banayım ekmeğimi Kaçayım sonra sokaklara Saklambaç oynayalım hüzün fettan ebe Kuşdillerin yangınlara gebe Söyle nasıl seveyim Asil köklerine güveneyim Kuş ağacı bu hal beter kimdi o çocuk Unutursam çıkarım Hatırlarsam ebe sobeler Yorgunum bu oyundan beni şefkatle uyut Köklerinden sızayım yerdamarlarına Yapraklarını kırp Köşeyi dönünce hüzün Ibrahim diyorlar Saklanmış Saklandığım yerde Beni de unut. Nd.// |