BİNDİK BİR ALAMETE / GİDİYORUZ KIYAMETE
Zaman coşkun akan ırmaklar gibi
Gürül gürül akıp giderken yanımızdan Tekmelerken göğsümüzü ihanet odakları Uyanamadık gaflet uykularımızdan. Seyrettik kuşların kanatlarında uçup giden baharı Sevmesek de bu kambur duruşunu Korkup korkunun sesinden Yürüdük çizilen izden Üşüttük yürekleri sevgisizlikten Alkışladık yalanın doğruyu vuruşunu. Sarıldı cüceler devlerin boğazına Avuçlarında kan ve kin tohumları Eke eke toprağımıza Başladılar hasada. Yolundu tel tel aydınlığın, kardeşliğin saçları. Aynalar gülmüyor bakınca yüzümüze Çünkü, Yenildi direnç zulme. Lal oldu dilleri umudun özgürlüğün Bindik bir alamete, gidiyoruz kıyamete Mahşerin dört atlısıyla. Koşarak dolu dizgin, Sorumsuz ve duyarsızca Gidiyoruz ulusça, Karanlığın, cehennemin sultasına... MELAHAT ÇETİNKAYA |