Öpmek için gel bu boşluğa kaldırımlar savunamıyorken ayak izlerini deli gömleği giymiş bir deniz dalgasını umursamadan hani o dalga kıran , bizi hiç kırmayan bir şiire dönüşmüş bestelenmemiş ceviz kabuğu cenazeleri toprağa
ellerimiz kınalıymış gibi dizlerimizde yırtıklar yamalanmış çocukça neşelerimiz misali tozlu maviye kaldırmışız bütün faytonları sokaklarsa sadece gri
bak öpüşmeni arzuluyor vişne ağaçları yaprakları kemirilmemiş bir bahardan gir içeri
gir içeri tüm şehir suskun gecenin ortasında damlayan musluğun dışında
çelimsiz bir düşün Afrikasıyız çokça tüm şairler ise o kayıp kıta farzet ki ayaklarının altında tüm sefaleti masum bırakılmış gibi terk edilmiş tokalarının arasında tutunan o ses bir şiir eksik bir ilaç misali yaşama dönmeye söz vermiş yokluk
bak avuç içlerin benziyor zamana hiç yaşamamış olmaya sendelenmeden gir içeri
gir içeri ve yürü koridorlarından kurtulmuş odalar içimizde hiçbir gözyaşı tanımlanmamış dudaklarının arasında girintili çıkıntılı falezlerin kimyası bozulmuş olsa da, ben buradayım boşlukta daha fazlası için dua etmemiz gerekiyor olsa da, buradayım boşlukta...
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Siyah Çocuğun Siyah Elleri Bana Beyazdı şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Siyah Çocuğun Siyah Elleri Bana Beyazdı şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
selam ablam içimizdeki boşluk bazen girdap olsa da çıkıyoruz yürüyoruz gülüyoruz istesek te istemesek te yaşamaya devam ediyoruz hüzün yağmurları yağdı sağnak sağnak üzerime
kimsenin intihar ettiği yok
kimsenin isyan ettiği yok
bırak
kimsenin anladığı yok
biz şiirleştiriyoruz,,
dev bir lavanta gibi kokuyor gözyaşlarımız
biz
susuyoruz,,,