" AKŞAMIN ALACA KARANLIĞINDA YÜREĞİN HAKKIN SEVGİSİNDE TEFEKKÜR ETSİN TAKİ TAN YERİ AĞARINCAYA KADAR DİYORUM "....NİZAMİ MERT...." TEFEKKÜR” CE Gök mavi güneş kızıl karanlıktan sonrası Çalkalanır yeryüzü sahibinin avucunda Akletmiyor kafalar başka yönde havası Yola çıkmış bir şey yok baksan dağarcığında Toprağa sevgi düşmüş cemre gibi sımsıcak Çocuk yetim anne yok sarıp sarmalayacak Gözler mala kitlenmiş meta olmuş sarp kaya Bitmiş gönül pınarı sor nasıl ağlayacak Bahar gider yaz gelir sonbahar derken bir kış Dört mevsim ayrı hayat duyulmuyor hiç alkış İnsan hep şikâyetçi oysa kendisi mevsim Bin musibet yaşasa birinden almaz dersin Ah gecem ah gündüzüm seni tanıyabilsem Dinle beni insan cin gel Allah”ı seversen Ahde vefa membağın nurun pak Ali nuru Yok, et kendi kendini çıkar at şu kururu Dünya yalan güvenme her şeyin var eceli Genişlet yüreğini olsun bir sevgi seli Korku ile sevinci birleştir kardeş olsun Al mendili güle ver gül başında kurusun Nizami der söz Hakkın güzellik ondan gelir Benim gibi mecnunlar haktan başka ne bilir Başım döner tutmaz olur ellerim ayaklarım Anam der ALLAH”IM der SEVGİM der dudaklarım. Nizami MERT / ADANA.. " AKŞAMIN ALACA KARANLIĞINDA YÜREĞİN HAKKIN SEVGİSİNDE TEFEKKÜR ETSİN TAKİ TAN YERİ AĞARINCAYA KADAR DİYORUM " |