ŞEHZADE MUSTAFA
Yıl bin beşyüz onbeş te dünyaya gözün açtın
Safa geldin hoş geldin benim minik şehzadem Manisa sarayından hoş rayihalar saçtın Sen varken kasavetin yüzü sönük şehzadem. Baban Sultan Süleyman,deden büyük Yavuz dur Annen Mahidevran dır saraylara layıktır Ah bilse rakipleri ne de çetin cevizdir Saltanat denilen şey okyanusta kayıktır. Onca kardeş içinde sen ki başka biriydin Nereye gitsen Hürrem kabus gibi ordaydı Sen ki halkın,askerin bir kahraman eriydin Sultan olursun diye Hürrem nasıl dardaydı. Evlendin çoluk çocuk sahibi baba oldun Amasya sancağında hizmet ettin vatana Hürremin hilesini daim kapında buldun Rüstem girmiş saraya adam satan satana. Rüstem Paşa mührünün sahtesini kazdırdı Senin adına sahte mektup yazdı İran a Hürrem ile fitneyi aleyhinde azdırdı Yetiştirdi cevabı,ki sultana yarana. İstedi Hürrem benim evladım sultan olsun Mahidevran ve oğlu sürüm sürüm sürünsün Kanuni bir tek benim erkeğim olsun Mustafacık zehirli kaftanlara bürünsün. Yıl bin beşyüz elli üç,yaşın otuz sekizdi Hedef İran üstüne yapılacak seferdi Koşturdun Ereğli ye kaderin bilinmezdi Babanın otağında altı dilsiz beklerdi. Anadolu yiğidi,şehzadem sen masumdun İkaz ettiler gitme bu işte iş var diye Mertçe girdin otağa babana selam sundun Baban gelmiş dolmuşa kızdı "bre köpek.." diye. Atladılar üstüne altı dilsiz zebani Can havliyle saldırdın üsteledin onları Tökezledin bir anda atladı bir yabani "Zal Mahmud" derler ona,sultanın has kulları. Yazık şehzadem sana darağacı kuruldu Rüstem ortadan kayboldu sevenlerin ağlarken Yedi yaşında oğlun Bursa da boğduruldu Zavallı Mahidevran yüreğini dağlarken. Hürrem varken sarayda herkes oldu bir kedi Yazık göremeden gitti evlat saltanatı Oğul Beyazıd ve beş oğul ilmeği yedi Saltanat dediğin şey ölüm kalım savaşı. Ah Şehzade Mustafam,benim yazdığım nedir "Taşlıcalı Yahya Bey" güzel anlatmış seni Şehzade Beyazıd ki,Pargalı ki nerdedir! Deden Murad Bursa da bağrına basmış seni. Talip KAZGI 6 Mart 2013 Çrş Saat :22 :05 KÜTAHYA |