Naz ÖzüBillur bir girizgâhtır efsaneler çağına. Tutuşan gönüllerin sudaki yelpazesi. Takılır nice hayal onun ipek ağına. Naz tütsülü rüyanın su koynunda tazesi. Masalların nüvesi aynı iklimden gelir. Demlik nazeninlere döker içini sessiz. Bardağın sinesinden naz buğusu yükselir. Semaver olanları izler o an nefessiz. Sükutun kıvamını sükuna çeviren im. Kelimeler ve harfler nefesiyle ıslanır. Onun uhdesindedir özlediğimiz mevsim. Başka rakibi yoktur kendiyle kıyaslanır. O bazen damakta tat bazen dudakta buse. İpek kilimde düğüm gülün teninde şebnem. Her hâli albenili ihtiyacı yok süse. Berrak tebessümüyle olur gözlere merhem. Leyla’ın bildiği sır Mecnun’un hep meçhulü. Döküldüğü bardağı som yakuta çevirir. Işıl ışıl ışıldar tavrıyla hayal tülü. Tutkunları sessizce nice bardak devirir. Naz özü billur hayal yudum yudum içilir. Süzülür nazlı peri işler yüreğimize. Gümüşten sahillere naz yurdundan geçilir. Zarafet şiir olur yazılır dize dize. Ankara, 05.03.2013 İ.K |