aşkımın öyküsü
bir sevdanın habercisiydi seni görünce içimi kıpırtadan o his bence
tutulmuştum sanki öylece hayel sandım inanamadım bir süre gözlerime sen yavaş adımlarla şaşkın bakışlarla ilerleyip yanıma oturup bana tebessüm edince hayel olmadığını anladım ve inanırmısın bir huzur mutluluk doldu o an içime gel zaman git zaman pekişti arkadaşlığımız ve iyi bir ikili olduk seninle inanırmısın sen her bana kanka diye seslendiğinde ben kahrolurdum içten içe nefret ederdim okula gitmekten senden sonra okul saatini iple çektim nedense çünkü senin sabahları günaydın diyen gülen yüzün paha biçilemezdi benim gözümde ben kendime bile itiraf edemiyordum ama ne yapayım seviyordum seni işte hani sen hep kızardınya bana tembellik ediyorsun niye dersi dinlemiyorsun bende diyemezdim ki sana ben o an senin gözlerine dalıp gidiyorum hani sen bir suç işlemiştinde korkmuştun ben üstlendim o suçu hatırlarmısın işte ben aldığım cezaya değilde seni görmeden geçen bir haftaya yandım bu aşk öyle birşeydi ki her an yanımdaydın ama ben sana dokunamazdım hani derdinya benimle konuşurken gözlerime bak ben dayanamadığımdan bakamazdım o yılları o günleri hatırlıyorumda mutluluk sarmıştı dört yanımı sanki ve seninle olduğum zamanlar ben unutmuştum üzülmek yada hüzünlenmek neydi işte yıllar geçtikçe gizliden gizliye içimde katlanarak devam etti bu bende ki sevda şimdilerde düşünüyorum da neden bu kadar zor geldi seni seviyorum demek bana çünkü basitti seni seviyorum kelimesi sık duyardım ağzında başkalarının ya da benim kitabımda anlamı başkaydı sevmenin aşkın ve sevdanın işte senin nefesini hissederken sade seni seyretemekle geçti seninle olan yıllarım ve ayrılık vakti gelmişti önceleri inan yaz tatilini çok severdim ama sen girince hayatıma senden ayrı geçenlere lanet ettim çünkü bu tatildeki hiç bir sabır seni bana kavuşturmayacaktı nedense sen son gün karneni almaya gelmedin ve ben seni son defa göremedim ---------------------------------------------------------------------buda sensiz geçen 4 yılım birşey yok ki anlatacak bir boşluktaydım kuru bir yaprak gibi savrulmuştu hayatım anlatsam bir resimle sabahlamamı seni düşündüğümü her yerde seni gördüğümü belki bir tesadüfle görürüm diye her gün sokağınızdan geçtiğimi anlamazsın ve 4 yıl sonra sanal ortamda çıkardı kader sonunda seni benim karşıma zorlayarak kendimi arkadaşlık teklif ettim sana dedim vardır eskinin bir hatrı ve sen belki de eski günlerin hatrına kabul ettin benim yeniden arkadaşlığımı merhabalaştık konuştuk bir kere ama daha sonra konuşmaya cesaret edemedim ve sonra 3 şubat gecesi saat 2 sularında sana olan aşkımı itiraf ettim ama sen bir hayır arkadaş kalalım dedin ve kapatın bilmiyorum acaba sen seni seviyorum cümlesinden ne anladın ve sen bana duygularımı anlatma imkanı bile tanımadın değerli değildi demek ki gözünde seni sevdiğini söyleyen bir insanın duyguları ve ben diyorum sen sevsende artık geri getirebilitmisin o büyük sevdayı ya da hak edermisin bu saatten sonra sen gözlerinde kaybolmayı senin sevdan olacak içimde ömrümce çekeceğim bir sızı ben el açardım her gecemde rabbime onu karşıma çıkar birkez göreyim diye inanırmısın şimdi tersine döndü dualarım rabbim bana onu unuttur diye korkar oldum şimdi tesadüflerden olurya karşıma çıkarsın ansızın bozarım bir yenisi daha eklerim unutacağım diye ettiğim yeminlere rüyalarda yaşadım ben seni benim için masum bir hayeldin ama şunu unutma heves değildi benim aşkım ben seni ömürlük sevdim ya sen benim aklımı alıp gittin bilmem ki sana ne desem ben nasıl başkasına yarim diyemem ben ömrümce seni sevcem hani olurya zorda kalır kendine bir gün sığınacak bir liman ararsın seni bana kavuşturacağını bilsemde dilerim rabbim o kapıyı sana aratmasın olurda sen aramaya çıkarda ararsan ve aklından geçerse benim kapım unutma sade sendin bu acımasız hayatta benim ilk ve son aşkım söylediğim gibi bu kalpte bir sen varsın ve bu kalp ömrünce seni sevecek şimdi yüksek müsadenle kalem şimdilik elden düşücek |