Hüzün ağacıYol kenarındayım ben bir hüzün ağacıyım önümden insanlar geçer okula giden çocuklar satıcılar satıcılar sesleri yırtar sokağı-hele bir hurdacı var eskimiş aşklar pazarında şıracıysa geceleri-gizli gizli köşe bucak derdinde şarap satmanın bense bir hüzün ağacıyım çiçeklerim güzün açar dostum güneştir benim kaçar uykum geceleri üşürüm-ürperirim yapraklarım dökülünce uyku tutmaz beni sabahları düş görürüm bir gün geldin kondun dalıma pervasız almadan izin bazı avucumda bir kuş bazı bazı bir kelebek- o sendin demek dönüktü sırtın bana dökmüştün tüylerini ben gibi üşüyordun sen de bir gün dönünce yüzünü gördüm-bulut bulut yağıyordun geçiyorken üzerimden içerime içerime sen gidince ardından ıtrın kalır girdin bir gece düşüme yapraklarım çok ısıtır sarıl bana üşüme düş-düş yine düş avucuma yalnız bırakma beni-mesela hafta sonu bu Cuma sen gidince ardından buralar sen sen kokmakta bak güneş doğacak birazdan sabah olmakta ben bir hüzün ağacıyım çiçeklerim açar güzün geceleri kaçar uykum üşürüm ürperirim sabahları düş görürüm yine gel gir düşüme- tek yaprağım kaldı bu güz sarın ona üşüme Teşekkürler oğlum sürprizine bayıldım; gönlüne sağlık canım Yüksel Nimet Apel 22/Şubat/2013/Cuma/Ankara |