HÜZNÜN KARAKUTUSU
acıyı tamir etsem diyorum
timsahi bakışa en uzak yer sahtelikler pas tutmalı çivilerde çekiç seslerim boyalı duvarlar renklerini döker süslerini yitirir yalanlar hüznün karakutusu gözlerde dokunan en güzel nakış sadece asla akış işte şiirim sebep arama suslarına yatırır yılanlar ruhu örtemez toprak zamanı biler akıl imdat kentinden kaçış kaç çiçek bıraktı ezilmiş kokusunu rıhtımda yaslarını bitirir solanlar mısralar çürüyor usul usul sanat nankörlerin elinde küfrü sanat görme sanatsızlığı ölçü olmalı kemiksiz dilinde yıkanmalı kelimelerin yüzü seslerini getirir bulanlar |