duvarımdaki tablonun izi
Odamın duvarında aldığın hediyenin izi var hala
ayrıldıktan sonra ellerimle gözünün önünde kırdığım tablo çok kırıldın biliyorum bende kırıldım böyle bırakıp gitmene aklıma geliyor tablodaki resim beş yelkenli ikisi önce diger üçüde ikisinin arasında o zaman anlamıstım aramıza soğukluk girecegini sallamamıştım sevmedigini söyledigin güne kadar ağzından o kelimeler cıktıgı zaman kendimi bir sonsuzlugun içinde bulmustum ses cıkarmadan gittim yanından o günden beri hep sustum sen geldikçe aklıma o günden beri ne aglayabildim ne de gülebildim sadece kurtlanmıs iskembe gibi odamın bir köşesinde durdum resmin var cüzdanımın içinde arka tarafı cevrili bir türlü bakamıyorum sana anca şişenin dibini gördügümde bakıyorum bulanık görünüyorsun sahi ne zaman net oldun ki bana karsı ne zaman net birsey söyledin ki bana sürekli bilmiyorumla yetindirdin beni ha birşey daha duruyormu sana aldıgım kırmızı yazma yazmayı koydugun sandık hiç mi gelmiyorum aklına ya da hiç mi gelmek istemiyorsun bana unuttun mu seni yagmurlu bir aksam sokak lambasının altında öptügümü seninle konusurken hecelerimin birbirine karısıp kekeledigimi ya da yaz kış demeden elinin soguklugunu bir nebze olsa ısıtmaya calıstıgımı ben iki şeyden vazgeçmedim birincisi senden ikisicisi ise hayallerimden dedigim gibi duvarımdaki tablonun izi kaldı odamda birde yüregimdeki sırtı dönmüş sen |