AYRILIKLARA
Tutam dökülür bir gün bir gün kara
Alnımdaki çizgiler koyar beni efkara Hayallerim düşlerim hepsi mazide kaldı Hüzün kaplar içimi bakamam aynalara Sevdan hala peşimde tıpkı gölge misali Taşımaya yok artık dizlerimin mecali Eyyüb`ün derdi olur,dertlerimin emsali Ölüme bir sözüm yok sözüm ayrılıklara Detlerim elvan elvan sayma ile tükenmez Dert çekmeyen hekime varıp derdim var denmez Kara sevda ateşi dökme su ile sönmez Gözyaşım kifayetsiz iş düşer bulutlara İlkbahar geçti çoktan her şey hazan sarısı Sensiz bal yapmaz oldu küstü gönül arısı Hasret çekmeyle bitti ah ömrümün yarısı Türküler besteledim sensiz uçurtmalara Hayalin canlanıyor gördüğüm her surette Arasamda bulamam yurdun hangi cihette Bu dünyada olmazsa vuslat var ahirette Gönül vermedim vermem senden özge ağyara Dört gözle bekliyorum muştulu bir haberi Yorulmadan beklerim bir sonraki seferi Ya bir kervan çırası ya bir deniz feneri Umutla bakıyorum sönmeyen ışıklara Ben bu kara sevdaya habersizce düşmüşüm Aşkın nar`ı yakarken belki de üşümüşüm Hürmetiyim Kays gibi bir mecnuna dönmüşüm Kaptırmışım gönlümü ay yüzlü bir didara |