Şefkat tokatı
Dil yarası kılıç yarasından derin
söz gümüşse sukut altındır derim kalp emreder göz seyrerler söz susar, göz ağlar öz ağlarsa, kan ağlar sen onu yosunlu taş mı sandın boş yürekler çobanlardan yalnız çobanlardan fakir olsa da başında taç öksüz yetim bir sabi kadar merhamete muhtaç yıkma yufka yürekleri, ettendir kemiktendir sen onu kerpiçden duvar mı sandın zehirin tadına bakıp, bu zehirmiş diyemezsin ateşsiz yakar tüter can evinde dayanamazsın ağu sunar leblerinden sen onu cennette saki mi sandın şefkat tokadıydı yediğin sen onu azar mı sandın? almadan verilir bu hanede sevgiler haybeye kurulmuş pazar mı sandın? kanatsız uçar, konar yücelere ulaşamazsın anka kuşudur küllerinden dirilen sen onu sahipsiz mezar mı sandın Simsiyah |