UTANDIM
UTANDIM
Dağı taşı mezar etti kardeşim Pısıp göze battığıma utandım Elli yıldır ele gelmez bir taşım Moloz gelip gittiğime utandım Davası rengidi dalgırın morla Dokusu uymadı zorla ki zorla Şehitler uğraştı namusla arla Mevta gibi yattığıma utandım Özgürlük, adına çevirdik fesi Kunduzu solladı çakalın sesi Balık yemi gibi, puştun hilesi Çaparalı yuttuğuma utandım Bakarım bayrağa devlete ait Uğrunda ölen çok ilahi şahit Lâçinler yaralı kartallar şehit Dudu gibi öttüğüme utandım Şerifoğlu nasıl erdim bu sıra Kurcalama gazi bastı nasıra Kızan olur kalan olur kusura Kamış gibi bittiğime utandım Ali Eliş (ŞERİFOĞLU) Sözlük: Pısmak: Sinmek büzülmek korkudan saklanmak (Güncel Türkçe Sözlük) Moloz: toprak ve kireçle karışık taş kırıntıları yapı döküntüsü Hlk. İşe yaramaz şey veya kimse (Güncel Türkçe Sözlük) Dalgır: bir yüzeyde renk dalgalanması sonucu görülen parlaklık hare (Güncel Türkçe Sözlük) Çapara: Bir çeşit olta iğneli olta (Türkiye Türkçesi Ağızlar Sözlüğü) Lâçin: Beyaz renkli bir cins şahin (Güncel Türkçe Sözlük) Dudu: Hlk. Papağan (Güncel Türkçe Sözlük) Mevta: Ölü, ölmüş kimse (Güncel Türkçe Sözlük) |