Hey Gidi Günler Hey!
Bundan yüzyıllar önce Asya steplerinde
Dilden dile dolaşan namımız vardı bizim Orhun abidesinde tarih kitaplarında Dosta düşmana karşı şanımız vardı bizim Aydınlatırdı arzı Türk’ün yanan ocağı Görünmezdi bozkırın sonsuz ucu bucağı Orta çağı kapatıp açarken yeniçağı Damarımızda coşan kanımız vardı bizim Yatağın başucunda kılıcımız dayalı Eşarbımız yazmalı mendilimiz oyalı Güzellerimiz vardı özü sağlam mayalı Namusa feda olan canımız vardı bizim Dolunayda atımın yeleleri parlardı Demirci ateşinin körüğünü harlardı Bin akıncı onbeşbin frenkliyi zorlardı Nesebi oğuz soylu hanımız vardı bizim Ne de çoktu evvelden okuyup yazanımız Dede Korkut’tan öykü söylerdi ozanımız Fukaraya düşküne kaynardı kazanımız Gelip geçen yolcuya hanımız vardı bizim Nice derya zaptettik nice nehir taşırdık Yelkensiz gemileri karalardan aşırdık Avrupa da Asya da Kırım da dolaşırdık Ufuklarda ağaran tan’ımız vardı bizim Geçtiğimiz yollara fazileti sermiştik Kardeşliği birliği ilmik ilmik örmüştük Galiçya da Yemen de kaç bin şehit vermiştik Dört kıtada dört yönde anımız vardı bizim Resul’e biat edip Mevla’ya bel bağlardık Cenk deyince sevinir sulh deyince ağlardık Azgın dalgalar gibi köpürerek çağlardık Vatana karşı hassas yanımız vardı bizim 05.02.2013 Kütahya |
Şiiriniz "Hey Gidi Günler Hey!" dedirtiyor okuyana.
Yerinde tespitler, etkileyici bir şirle dile gelmiş. Başarınızı gönülden kutluyorum.
Sağlıcakla...