Çift Bıçaklı GeceEyy ! Kalbime saplanan kanlı hançer Eyy!..İçimdeki şimşeğin artı/eksi yüklü bulutu Bulut kadar siyah sanrı Bitip tükenmeyen yağmurlardan alnıma dökülen yazgı Kim çaktı seni en kuytu köşeme.. Kim? Sen ki, Ne zaman aklıma düşsen : İçimde yanardağ ağrısı / külleri ateşe veren Tersine akan NİL / kollarında boğulan iç çekiş Toprağına üşüyen ağaç / geçmişten söküp aldığım Yıldızlara düşen mor yağmur / gökgürültüsüne sağır Yusuf’a giydirdiğim kutsal gömlek / çılgın tutsaklık Parmağımda ki son halka / ebedi gümüş takım Olmasan ! Bir yanım evren denli karanlık, Kalabalık kentimin akşam alacasında diğer yanım.. Bir bilsen , İstanbul ‘ da katliam var duygular karmakarışık Ödü kopuyor düşlerimden çocuk yanım Bırakma beni, Bilincime ölüm düşen uykuların ortasında Bu ses son kanat gerişim olsun tonlarca acıya Bedbahtlığımla çekiyorum kalın vicdan perdelerini Kanayarak emzirdiğim canla sığmayacağım sandığa Eyy ! Merhamet sokul yanıma Aynalarda rakseden suretimi ellerinde tut ! Gör ! Yaslanmıştır bu kadın omzunun yorgun yamacına Ah sevaplarım, günahlarımla bırakma beni ötelere Bırakma ! işlediğim cinayetin zaman gölgesinde Hiçliğin ezgisinde sancılarıma merhem ol ! Ki, feleğin adaletinden hiç söz etmiyorum. Ah..anlatamıyorum ! Zelîl bir ölümün kollarında çoğalıyor yorgun satırlarım Çift bıçaklı bir gece öpüyor sırtımdan Canım yanıyor kıyama erinceye dek şafak Bir çift zifir göz örüyor çaresizliğin ağını Sefaletimi bir mumla süslüyorum geceden gizli Şehrimin yedi tepesi tövbelerimle sallanıyor Boğazın ahenksiz sularına düşmüş duygularım Ay’ın şavkından zincir çekiyor vefasız zamana Canımın hükmü yok canımdan çıkan canla. Bu sonsuz pişmanlıkta yarının da hükmü yoktur ihtimal Üstelik veda tozu ekilmiştir sonbahar yanıma Ama ben yine seni çok seviyorum. Anlatamıyorum! .. Ruhum çıplak Dil karanlık Beceriksiz dudaklarım. E. Nil US |