ÖMRÜM iSTANBUL
sağırlaşmış duygular
yabani otlar bittiyor tabanımda hiçe sayılan emeğin dibi delik bir kuyu misali boşlukta yitip giden değerlerin ardından baka baka ömrüm yazılıyor sokaklarına, caddelerine parklarında soluklanıp hızla büyüyen semtlerinde ağzım açık kayboluyorum çift dikiş geçiyorum okullarından ayak izlerimi paket taşlarla dizili yokuşlarında bırakıyorum metrobüs, otöbüs, dolmuşlarında tren istasyonlarındaki kalabalık bekleyişlerin yerlisi yalana boyanmış binaların küskünüyüm gündüz gizli hayatların bin bir çeşidine yetemeyen yüzler gömülü tarihiyle yüzleşemeden akıyor surlara hüzün çökmüş alınları İstanbul çizilmiş balıkçılar suskun kuşlar cami avlularında anılar erguvan mevsiminde konuşuyor Ömrüm İstanbul ’da |
Sokaklarında, caddelerinde
Semtlerinde, parklarında,
Okullarında, yollarında
Paket taşlarında izlerini bırakarak gidiyorum
Kendiniz kadar sevdiğiniz güzel İstanbul umuzu şiirsel bir dille
ne güzel yazmışsınız.
Beğeniyle okudum arkadaşım.Sevgiler.