adını söyledim..Hayır, inan bana öyle değil/uysaldım oysa.. ve uyanırken sana/güne.. nefesimden göç yollarının geçtiği kuşlar çarpmıştı yüreğimin duvarına ki her kelimene ayrı anlamlar yükleyip/ anlayamadığım şeylerin tedirginliğiyle uyanmıştım.. “her şey birden bire” bilirim seversin İlgi çekmeyi sende yaktım evet yaktım bende kahvaltıdan önce aç karnına sigarayı/ kulak mememe ilişmemiş bir sözsün şimdi/ gebe kırgınlıklar içinde tam evlat edinmişken yüreğini/duygularını/duyumsadıklarını silmedim inan bana silmedim dip notlarından arta kalanları iki dudak aranda duruyor hiç öpmediğim/öpmediğin yüzüm/yüzün.. bir yük gibi/daha ne kadar ağır olabilirdiki sözlerin/ ve bil ki sevgili beni düş/selliğin kuyularına atan sözlerinde değildi/ o dudakların beni düş/ündürüyordu ki duvarların vardı siyah ve çarpmaktı an/sızın kalın örgülerinin içinde bu yüzden saçlarının kırıklarına dokunmamıştım bil/iyorsun yüreğimi asmışken çivi uçlarına eğri büğrü bir şeydim (sahi neydim?) çevirdiğinde sağa veya sola/durdum tamam saçların ağzıma yapışıyor saçların en çok dokunmak istediğim şeydi bunu sana hiç söylemedim/ durdum tamam/tam karşında ve soyundum sana..güldüm/kızdım.. sesin vardı dinlediğim/sesin vardı dilediğim he-ce he-ce yüreğime dokunan dolarken sana/boşalırken sana sağanaklarımın ertesi yağdım/yağmaladım ayak değmemiş topraklarını/ sen en güzel sömürgem.. ve bil ki sevgili herkes düş/lediği kadar oluyor ve herkesin aşkı kadardır yüreği ki yüreğimin her sayfasına düştüğüm dip notlar gibisin/ hani bir hece/harf benden daha yakınlaşsa sana kalın bir nokta oluyor ses/sizliğimde bana yakınlaşsa göç yollarıma/küs ve ünlem.. bil/iyormuydun? ne zaman sabahlarına/sana uyansam yüreğimi yasladığım çınarım olurdu g-özlerin ve gözlerinki… dur/dum/doldum.. bir nefes çekip sigaradan yaktım dil uçlarımı.. söylenmemiş/söylememiş tüm sözlerimi dillendirmemek için hiç kimseye/kimsede ve hiçbir kadın adını aynı hazla/tutkuyla söylememek için yaktım son nefeste dil uçlarımı.. dur/dum sevgili ani bir hareketle bir acı yüreğimde/ tanımlardan uzak ve acıdım.. adını söyledim.. söyledim adını adın ki hiçbir sesin daha önce duymadığı bir sesle düştü yüreğimden adını söyledim.. mutluydu çocuklar ve gülerken sana adını söyledim mevsim soğudu birden/kış.. “her şey birden bire” bir erkek sesinden/yüreğinden boşluğa yayılırken ses/ zılgıt yükü zamanlarda adını söyledim.. bakma öyle/anlamsız İçim acıdı ondan bu tarifsiz haletim sadece içim acıdı/sus aniden oldu çay bardağa/şeker çaya ve dudaklarım sana dokundu birden oldu ve ben sırılsıklam oldum Şşşşşş tamam bir şey yok İÇİM/acıdı sadece.. (...) |