Sen vardın sen gülüm
çöktü hüzün kapılar
ardın da kalan gözlere o gün ! bu gün ! yağar çatısız yüreğimin derinliğine tortulu katran karsıydı anlımıza sürülen keşk ondan yadigar kalmasaydı dert şikarları ? hele yan duvardan kulaklarıma dadanan zılgıtli ( si ) çığlıkları ? beynim de tarumar beynim de kalıcı hasar baldıran zehridir yüksek ses frakansıyla paket paket ele verircesine kendi zehrini kendisi içenler yapışdı ya damağıma ekşimsi kekre zemherinin aymazlığı ? kendi yapışkan illetimden bile beter yapışkan ! yanlızlığa terk edilişimin yıldönümü galiba bugün ! desene gecenin 3/ün de dalgalı denizin çırpınışı son bulur göysümün derinliğinde çoktan yüklemişim sırtıma kamburunu kara gurbetin ve ben şimdi ! uyku mahmurluğunu soluyorum gözlerimin bebeklerinde esen, esirik sarhoş yel gibi ! bir türlü gizletemediğim göz damlalarım ,akıntılara kapılmasaydı ? içimde diyemediğim kanser illetidir yeğip bitiren ! avucumun içine sıkılmış, yalın, çaresiz kekemik dilim di lal tual/um dan çizdiğim nostaljik siyah beyaz resimlerimi gösteremedim gül yüzlü beklenen gül/e hani derler ya...! ’rüzgar esen fırtınayı biçermiş’ bir ustra keskinliği kadar gidiş izlerim/de S I Z I N T I rüyalarım kayıt dışı ölümün girdabı dönüp adına geçmişte yazdığım şiir’lerimden derledigim dizeler geldi yadıma bağıra bağıra soylemek istedim türkü adına gülümsedi Deniz ! çattı kaşlarını Ay ! yine düştü asuman/dan avuclarıma ufuk Yıldızım ! Kadir Haktan TÜRKELİ |