Öyle mi?Bir buseyi bir Vuslat’ı bana sen çok görüp araya yıkılmaz buz dağları ördün öyle mi? sevdim sevgilim deyipte sonra çekip gittin baharları-mı kışa döndürdün sen öylemi? halbuki her şeye rağmen mutlu yaşıyordum bu kalbi bu bedende üşenmeden taşıyordum nehir gibi olmasa bile can taşıyordum çölde kurumuş güllere döndürdün öyle mi? imkansız bu aşk mutluluk olmaz demiştim ya gördüklerin gerçek değil hayal,düş bir rüya benden uzak dur ruhuma sevgili dokunma kendine aşık edip gideceksin öyle mi? selamın vuslatı çağrıştırdı ah ederken sevgilim aşkım ömrüm çekip hüzne giderken baharda açan gonca güllere kar yağarken zemheri soğuklara kalbi attın öyle mi? mahşeri dava bu hikaye burada bitmez çekilen çileler sen vefasıza kar etmez seven gönül kelam,nasihat hiç söz dinlemez hicranı kalbime sen salıp gittin öyle mi? verdiğin sözler yeminler hepsi bir yalanmış senden geriye acı sözler gözyaşı kalmış döndüm de baktım ardımda neler kimler kalmış seven şu yüreği hiçe saymışsın öyle mi? git yolların açık olsun diyemem ki sana beddualar etmedim bıraktım Allah’a acırım geceme senle doğan sabahıma yabancı olup gitmişsin ellere öyle mi? 29 Aralık 2012 cumartesi 13:43:04 Filiz Aktaş |
Farklıydı .. Anlamı derin , doğru ve yaşayan ..
Kutlarım
sevgiyle